Cennet İle İlgili Ayetler | Define işaretleri ve anlamları

Cennet İle İlgili Ayetler

BoZKurT

"R@m@z@n"
Forum Düzeni
Katılım
22 Mart 2012
Mesajlar
9,460
Beğeni
16,773
Puanları
113
Konum
İstanbul
1) “İman edenleri ve salih amel işleyenleri müjdele ki, onlara altından nehirler akan cennetler vardır. Orada her defasında kendilerine rızık olarak bir meyve verilişinde “bu daha önce bize verilmiş olan meyve” diyecekler. Onlara benzeri verilecek. Onların tertemiz eşleri bulunacak ve orada ebedi kalacaklar.”
Bakara 25
2) “Demiştik ki: “Ey Âdem! Sen ve eşin cennete yerleşin ve dilediğiniz yerde onun nimetlerinden yeyin. Şu ağaca yaklaşmayın; yoksa zalimlerden olursunuz.”
Bakara 35
3) “İman edenler ve salih amel yapanlar ise, onlar da cennet ehlidir ve orada ebedi kalacaklardır.”
Bakara 82
4) “Yoksa siz sizden evvel gelip geçen, hatta Rasulleri, beraberindeki mü’minlerle birlikte “Allah’ın yardımı ne zaman?” diyecek kadar sıkıntılara ve acılara maruz kalıp sarsılanların hali, sizin de başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sanıyorsunuz? Dikkat! Allah’ın yardımı yakındır.”
Bakara 214
5) “İman etmedikçe müşrik kadınlarla evlenmeyin. Mü’min bir cariye, hoşunuza gitse bile, müşrik bir kadından hayırlıdır. İman etmedikçe müşrik erkeklerle evlendirmeyin. Mü’min bir köle, hoşunuza gitse bile, bir müşrikten daha hayırlıdır. Bunlar cehenneme çağırırlar; Allah da, izniyle cennete ve mağfirete çağırır. İşte Allah, düşünüp ibret alsınlar diye ayetlerini insanlara böyle açıklar.”
Bakara 221
6) “…Takvaya erenler için, altından ırmaklar akan içinde ebedi kalacakları cennetler vardır. Tertemiz eşler ve Allah’ın rızası vardır. Allah kullarını hakkıyla görendir.”
Âl-i İmran 15
7) “Yüzleri beyazlaşanlar ise, Allah’ın rahmeti içindedirler. Orada onlar daimidirler.”
Âl-i İmran 107
8) “Rabbinizden gelecek olan mağfirete ve takva sahipleri için hazırlanan genişliği gökler ve yer kadar olan cennete koşun.”
Âl-i İmran 133
9) “…Rableri tarafından bağışlanmak ve altlarından ırmaklar akan daimi kalacakları cennetlerdir. Böyle amel edenlerin mükâfatı ne güzeldir!”
Âl-i İmran 136
10) “Her nefis ölümü tadacaktır. Kıyamet günü yaptıklarınızın karşılığı mutlaka verilecektir. Kim ateşten kurtarılıp cennete sokulursa, o muhakkak kurtuluşa ermiştir. Zaten dünya hayatı aldatıcı bir metadan başka bir şey değildir.”
Âl-i İmran 185
11) “…Hicret edenlerin, ülkelerinden sürülüp çıkarılanların, benim yolumda eziyet çekenlerin, savaşanların ve öldürülenlerin Allah katında sevabı olarak, kusurlarını mutlaka örteceğim ve onları, altından ırmaklar akan cennetlere sokacağım.”buyurur. Mükâfatın en güzeli Allah katındadır.”
Âl-i İmran 195
12) “Oysa Rablerinden sakınanlar için Rableri katında bir ikram olmak üzere, içinde daimi kalacakları altından ırmaklar akan cennetler vardır. İyiler için Allah katında mükâfat daha hayırlıdır.”
Âl-i İmran 198
13) “...Kim Allah’a ve Rasulüne itaat ederse, O da onu içinde daimi kalacağı altından ırmaklar akan cennetlere sokar, bu da en büyük kurtuluştur.”
Nisa 13
14) “İman eden ve salih amel işleyenleri ise, altından ırmaklar akan, içinde daimi kalacakları cennetlere sokacağız. Onlar için orada tertemiz eşler vardır. Onları koyu gölgeliklere sokacağız.”
Nisa 57
15) “Erkek olsun, kadın olsun her kim, mü’min olarak salih amel işlerse, işte böyleleri cennete girerler ve zerrece haksızlığa uğramazlar.”
Nisa 124
16) “Allah, İsrailoğullarından da söz almıştı. İçlerinden on iki kefil göstermiştik. Allah şöyle demişti: Ben muhakkak sizinle beraberim. Namazı kıldığınız, zekâtı verdiğiniz, rasulüme iman ettiğiniz ve onlara yardımda bulunduğunuz, Allah’a güzel borç verdiğiniz takdirde günahlarınızı mutlaka örter ve sizi altından ırmaklar akan cennetlere sokarım. Fakat sizden her kim de bundan sonra küfrederse, dosdoğru yoldan sapmış olur.”
Maide 12
17) “Hâlbuki kitab ehli iman etmiş ve sakınmış olsalardı kötülüklerini örter ve muhakkak onları nimeti bol olan cennetlere sokardık.”
Maide 65
18) “Rabbimizin bizi salih kişilerle birlikte (cennete) sokmasını dileyip dururken, neden Allah’a ve hak olarak bize gelen şeylere iman etmeyelim?” İşte onların bu söylediklerinden dolayıdır ki, Allah onları, içinde daimi kalacakları altından ırmaklar akan cennetlerle mükâfatlandırmıştır. Zaten iyi davrananların mükâfatı da budur.”
Maide 8485
19) “Allah buyurdu ki: “İşte bugün, doğrulara doğruluklarının fayda sağlayacağı gündür. Onlar için, içinde ebediyyen kalacakları, altından ırmaklar akan cennetler vardır...”
Maide 119
20) “(Rabbi şeytana şöyle) buyurmuştu: “Yerilmiş ve kovulmuş olarak cennetten çık. İnsanlardan her kim sana uyarsa, muhakkak cehennemi hep sizlerle dolduracağım.”
A’raf 18
21) “Böylece onları (şeytan) hile ile indirmişti. Âdem ve eşi, ağacı tattıkları anda, avret yerleri kendilerine görünmüş, onlar da cennet yapraklarından üzerlerine örtmeye başlamışlardı. Rableri onlara şöyle hitap etmişti: “Bu ağaçtan sizi men etmedim mi? Şeytan size apaçık bir düşmandır, demedim mi?”
A’raf 22
22) “Ey Âdemoğulları! Şeytan, ana ve babanızın avret yerlerini birbirine göstermek için üzerlerinden elbiselerini soyarak cennetten çıkardığı gibi, size de bela olmasın; zira o ve kabilesi, sizi sizin onları görmeyeceğiniz yerlerden görürler. Şüphesiz ki biz şeytanları iman etmeyenlere dost kılmışızdır.”
A’raf 27
23) “Şüphesiz, ayetlerimizi yalanlayanlar ve onlara karşı büyüklük taslayanlar için gökyüzü kapıları açılmaz ve deve iğne deliğinden geçmedikçe cennete giremezler. İşte biz suçluları böyle cezalandırırız.”
A’raf 40
24) “İman edenler ve salih amel işleyenler ki biz hiç kimseye gücünün üstünde bir şey teklif etmeyiz bunlar cennet ehlidir ve orada ebedidirler.”
A’raf 42
25) “Göğüslerinde kinden ne varsa çekip almışızdır. Altlarından ırmaklar akar. “Bunun için bize hidayet eden Allah’a hamd olsun. Eğer Allah bize hidayet etmeseydi, kendi başımıza hidayete ermiş olamazdık. Rabbimizin elçileri hakkı getirmişlerdir” derler. Onlara da:
“İşte işlemiş olduğunuz ameller sebebiyle size miras olarak verilen cennet budur” diye seslenilir.”
A’raf 43
26) “Cennet ehli, cehennem ehline “Rabbimizin bize va’dettiğini biz gerçek bulduk; siz de Rabbinizin va’dettiğini gerçek buldunuz mu?” diye hitap ederler. Onlar “evet” derler. Bunun üzerine bir münadi “Allah’ın laneti zalimlerin üzerinedir” diye aralarında nida eder.”
A’raf 44
27) “Cennet ehli ile cehennem ehli arasında bir perde ve a’raf üzerinde ise, her iki tarafı da simalarından tanıyan, cennete henüz girmemiş fakat girmeyi şiddetle arzu eden adamlar vardır ve cennet ehline “selamun aleykum” diye seslenirler.”
A’raf 46
28) “Allah’ın hiçbir rahmete nail etmeyeceğine yemin ettiğiniz kimseler bunlar mı? Girin cennete! Size hiçbir korku yoktur, üzüntü duyacak da değilsiniz.”
A’raf 49
29) “Cehennem ehli, cennet ehline “Sudan yahut Allah’ın size rızık olarak verdiklerinden biraz da bize akıtın” diye seslenirler. Fakat onlar: “Allah her ikisini de kâfirlere haram kıldı” derler.”
A’raf 50
30) “Rableri onlara, kendi katından bir rahmet, bir hoşnutluk ve içinde hiç tükenmeyecek nimetler bulunan cennetler müjdelemektedir.”
Tevbe 21
31) “Orada daimi ve ebedidirler. Şüphesiz en büyük mükâfat Allah katındadır.”
Tevbe 22
32) “Allah, mü’min erkek ve mü’min kadınlara içinde daimi kalacakları, altından ırmaklar akan cennetler, Adn cennetlerinde güzel meskenler va’detmiştir...”
Tevbe 72
33) “Allah onlar için, içinde ebedi kalacakları altından ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır...”
Tevbe 89
34) “Muhacirler ve Ensardan yarışanların öncüleriyle, onlara güzellikle tabi olanlardan Allah razı olmuş, onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. Allah onlara, içinde daimi kalacakları altından ırmaklar akan cennetler va’detmiştir. İşte bu en büyük kurtuluştur.”
Tevbe 100
35) “Şüphesiz Allah mü’minlerden canlarını ve mallarını, karşılığı cennet olarak satın almıştır. Onlar Allah’ın yolunda savaşırlar, ölürler veya öldürürler. (Bu) Tevrat’ta, İncil’de ve Kur’an’da Allah’ın üzerine hak bir va’ddir. Allah’tan daha çok kim ahdini yerine getirir ki? O halde yaptığınız bu alışveriş dolayısıyla sevinin! İşte en büyük kurtuluş budur.”
Tevbe 111
36) “İman edenler ve salih amel işleyenler ise, imanlarına karşılık Rableri onları, kendilerini altından ırmaklar akan nimetlerine götürecek olan doğru yola iletir.”
Yunus 9
37) “Oradaki duaları: “Allah’ım, seni tenzih ederiz”, oradaki temennileri “selam” ve son duaları da “hamd âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur” sözleridir.”
Yunus 10
38) “Güzel amel işleyenlere, daha iyisi ve bir de “ziyade” vardır. Onların yüzlerine ne bir toz bulaşır, ne de zillet. İşte asıl cennet ehli bunlardır ve orada daimidirler.”
Yunus 26
39) “İman edenler ve salih amel işleyenler, huşu içinde Rablerine boyun eğenler ise, işte asıl cennet ehli bunlardır ve orada daimidirler.”
Hud 23
40) “Mutlu olanlara gelince, onlar da cennette olup, Rabbinin dilemesi dışında, gökler ve yer durduğu sürece, kesintisiz bir ihsan olarak orada daimidirler.”
Hud 108
41) “Onların salih amel işleyen atalarının, zevcelerinin ve çocuklarının girecekleri yer Adn cennetleridir. Orada melekler de her kapıdan yanlarına girerler.”
Ra’d 23
42) “Sabretmiş olmanız dolayısıyla selamette olunuz. Dünyanın akıbeti olan bu cennet ne güzel!” diyeceklerdir.”
Ra’d 24
43) “Allah’tan korkanlara va’dolunan cennetin sıfatı: Altından ırmaklar akar, yiyeceği ve gölgesi daimidir. Bu sakınanların akıbetidir...”
Ra’d 35
44) “İman edenler ve sahih amel işleyenler, Rabbinin izniyle, içinde daimi kalacakları altından ırmaklar akan cennetlere girdirilirler. Oradaki temennileri selamdır.”
İbrahim 23
45) “Allah’tan sakınanlar ise, cennetlerde ve pınar başlarındadır. Onlara “selametle ve güven içinde oraya girin” denir. Göğüslerindeki kini çıkarıp attık. Birbirinin kardeşleri olarak karşılıklı sedirler üzerindedirler. Orada onlara hiçbir güçlük dokunmaz. Oradan çıkarılacak da değillerdir.”
Hicr 45-48
46) “O girdikleri yer, Adn cennetleridir ki, altından ırmaklar akar. Onlar için orada diledikleri her şey vardır. İşte Allah, kendisinden korkanları böyle mükâfatlandırır.”
Nahl 31
47) “Melekler iyi kimseler olarak canlarını aldıkları bu kimselere “Allah’ın selamı üzerinize olsun. Yapmış olduklarınıza karşılık cennete girin” derler.”
Nahl 32
48) “İman edenler ve salih amel işleyenler ise, biz amellerini iyi işleyenlerin ecrini elbette zayi etmeyiz. İşte böyleleri için, altından ırmaklar akan Adn cennetleri vardır. Orada altın bilezik takınırlar, sedirler üzerinde oturmuş oldukları halde, ince ve kalın ipekten yeşil bir elbise giyerler. Ne güzel sevab ve ne güzel dayanak!”
Kehf 3031
49) “İman edenler ve salih amel işleyenler ise, onlar için kalacak Firdevs cennetleri vardır. Orada daimidirler. Oradan hiç ayrılmak istemezler.”
Kehf 107-108
50) “Ancak tevbe edenler, iman edenler ve salih amel işleyenler, işte bunlar cennete girecekler ve hiç haksızlığa uğramayacaklardır.”
Meryem 60
51) “(Onların girecekleri bu cennet) Adn cennetleri olup, Rahman’ın kullarına gaybdeki va’didir. Onun va’di mutlaka yerine gelir.”
Meryem 61
52) “Orada boş söz değil, ancak selam işitirler. Sabahakşam rızıklarını da orada hazır bulurlar. İşte kullarımızdan Allah korkusuna sahip olanları mirasçı kıldığımız cennet budur.”
Meryem 6263
53) “Kim de ona iyi amel işlemiş bir mü’min olarak gelirse, işte böyleleri için en yüksek dereceler vardır. İçinde daimi kalacakları, altından ırmaklar akan Adn cennetleri vardır. Bu temizlenenlerin mükâfatıdır.
Taha 7576
54) “Âdem’e demiştik ki: “Ey Âdem! Bu, senin ve eşin için bir düşmandır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın; yoksa bedbaht olursunuz. Cennette sana ne acıkma vardır, ne de çıplak kalma.”
Taha 117-118
55) “Orada ne susarsın, ne de güneş altında kalırsın.”
Taha 119
56) “Bunun üzerine Âdem ve eşi ağaçtan yemişler, ayıp yerleri kendilerine görününce de cennet yapraklarıyla üzerlerini örtmeye başlamışlardı. Âdem Rabbine karşı gelmiş ve yolunu şaşırmıştı.”
Taha 121
57) “Allah, iman edenleri ve salih amel işleyenleri altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Allah şüphesiz istediğini yapar.”
Hacc 14
58) “İman edenleri ve salih amel işleyenleri ise Allah, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Orada altın ve inciden bilezikler takınırlar. Oradaki elbiseleri de ipektir.”
Hacc 23
59) “İşte o gün hükümranlık yalnız Allah’a mahsustur, aralarında O hüküm verir. İman edenler ve salih amel işleyenler nimet cennetlerindedir.”
Hacc 56
60) “Bunlar (mü’minler) Firdevs cennetlerine varis olacaklar ve orada ebedi kalacaklardır.”
Mü’minun 11
61) “Dilediği takdirde sana bundan daha hayırlısını; altından ırmaklar akan cennetleri veren ve senin için köşkler yapan Allah çok yücedir.”
Furkan 10
62) “De ki: Şimdi bu mu hayırlıdır yoksa Allah’tan sakınanlara va’dolunan ve onlar için bir mükâfat ve varılacak yer olan ebedi cennet mi? Orada diledikleri her şey, ebedi oldukları halde Rablerinin kendisinden istenen bir va’di olarak onlarındır.”
Furkan 15-16
63) “Cennet ehlinin ise o gün kalacakları yer daha hayırlı, dinlenecekleri mekân daha güzeldir.”
Furkan 24
64) “İşte bunlar sabretmeleri dolayısıyla cennette en yüksek derecelerle mükâfatlandırılacaklar ve orada esenlik ve selamet dileğiyle karşılanacaklardır. Orada ebedidirler; kalınacak ne güzel bir yer ve makam!”
Furkan 75-76
65) “Beni nimet cennetlerinin varislerinden kıl. O gün cennet Allah’tan korkanlara yaklaştırılır.”
Şuara 85,90
67) “İman edenleri ve salih amel işleyenleri, içinde ebedi kalacakları, altından ırmaklar akan cennetteki odalara yerleştireceğiz. Amel edenlerin mükâfatı ne güzeldir. İşte onlar sabredenler ve Rablerine tevekkül edenlerdir.”
Ankebut 5859
68) “İman edenler ve salih amel işleyenler cennet bahçelerinde neşelenirler.”
Rum 15
69) “İman edenler ve salih amel işleyenler için nimet cennetleri vardır.”
Lokman 8
70) “İman edenler ve salih amel işleyenler için, yaptıklarına karşı mükafat olarak kalınacak cennetler vardır.”
Secde 19
71) “Sizi bize yaklaştıracak olan ne mallarınız ve ne de evladlarınızdır. Ancak iman eden ve salih amel işleyen kimseler için böyle değil. Onlar için, yaptıklarına karşılık kat kat mükafat vardır. Onlar cennet odalarında güven içindedirler.”
Sebe 37
72) “Sonra bu kitabı kullarımızdan seçtiğimiz kimselere miras olarak bıraktık. Şu var ki onların içinde kendisine zulmeden de vardır, mutedil olan da vardır ve Allah’ın izniyle hayır işlerinde koşturan da. İşte bu miras Allah’tan büyük bir lütuftur. Bu mirasa konanlar Adn cennetine girerler. Orada altın bilezikler ve incilerle süslenirler. Oradaki elbiseleri de ipektir.”
Fatır 32-33
73) “Derler ki: “Korkuyu bizden gideren Allah’a hamd olsun. Şüphe yoktur ki Rabbimiz çok bağışlayıcıdır, çok ihsan edicidir. Çünkü lütfu ile bizi temelli kalınacak olan cennete yerleştirecek olan O’dur. Bize orada ne bir yorgunluk dokunur, ne de bir usanç gelir.”
Fatır 34-35
74) “O gün cennet ehli zevk ile meşguldür. Onlar ve eşleri gölgeliklerde, süslü sedirler üzerinde yaslanmışlardır. Orada onlar için meyvalar vardır, onlar için istedikleri her şey vardır. Bir de, çok merhametli olan Rabden sözlü selam...”
Yasin 55-58
75) “...Amellerinde ihlâs sahibi olan Allah’ın kulları... İşte onlar için belirli bir rızık ve meyveler vardır. Onlar nimet cennetlerinde, karşılıklı sedirler üzerinde ikram olunurlar.”
Saffat 40-44
76) “Bu bir hatırlatmadır. Allah’tan korkanlar için güzel bir gelecek vardır. O da kendileri için kapıları açılmış Adn cennetleridir. Orada sedirlere yaslanmış olarak çeşitli meyveler ve içecekler isterler. Yanlarında, gözlerini yalnızca eşlerine çevirmiş yaşıt olan kadınlar vardır. İşte bu, hesap günü için size va’dolunandır. Şüphesiz ki bunlar tükenişi olmayan rızıklardır.
Sad 49-54
77) “Fakat Rablerinden korkanlar için, cennette altından ırmaklar akan kat kat inşa edilmiş odalar vardır.”
Zümer 20
78) “Rablerinden korkanlar da bölük bölük cennete sevk olunurlar. Oraya geldikleri ve kapıları açıldığı zaman, bekçileri onlara der ki: Selam size, hoş geldiniz. Artık ebediyyen kalmak üzere cennete girin. Onlar da şöyle derler: “Verdiği sözde bize sadık olan ve cennetin dilediğimiz yerinde yerleşelim diye arzı bize miras bırakan Allah’a hamd olsun. İyi amel sahiplerinin mükâfatı ne güzeldir!”
Zümer 73-74
79) “…Rabbimiz! Onları, atalarından, eşlerinden ve soylarından iyi olanları, kendilerine va’dettiğin Adn cennetlerine koy. Şüphe yoktur ki daima galip olan, hikmet sahibi olan sensin.”
Mü’min 78
80) “Kim bir kötülük işlerse ancak misliyle cezalandırılır. Erkek veya kadın, mü’min olarak, kim de salih amel işlerse işte bunlar, içinde hesapsız rızıklanacakları cennete girer.”
Mü’min 40
81) “Muhakkak ki “Rabbimiz Allah’tır” deyip sonra dosdoğru bir istikamet tutturanlar üzerine melekler iner, onlara: “Korkmayın, üzülmeyin size va’dolunan cennetle sevinin,” derler.”
Fussilet 30
82) “…İman edenler ve salih amel işleyenler ise cennet bahçelerindedirler. Onlar için Rableri katında diledikleri her şey vardır. Bu büyük bir lütuftur.”
Şura 22
83) “Allah o sakınanlara şöyle buyurur: “Ey kullarım! Bugün size hiçbir korku yoktur. Mahzun olacaklar da sizler değilsiniz.” Bunlar ayetlerimize iman edenler ve müslüman olanlardır. Onlara denir ki: “Siz ve eşleriniz sevinçli bir halde cennete girin.”
Önlerinde altın kadehler ve tepsiler dolaştırılır. İçlerinde nefislerinin çektiği, canlarının ve gözlerinin hoşlandığı her şey vardır. Onlara: “Siz orada ebedisiniz,”denilir.”
Zuhruf 68-71
84) “Yapmış olduklarınıza karşılık size miras bırakılan cennet işte budur. Sizin için orada yiyeceğiniz pek çok meyveler vardır.”denir.”
Zuhruf 72-73
85) “Rabbimiz Allah’tır” diyen, sonra dosdoğru olanlara hiçbir korku yoktur. Mahzun olacak da onlar değildir. Bunlar cennet ehli olup yapmış olduklarına mükâfat olarak ebedi kalacaklardır.”
Ahkaf 13-14
86) “Allah’a iman edenleri ve salih amel işleyenleri altından ırmaklar akan cennetlere sokar...”
Muhammed 12
87) “Allah’tan korkanlara va’dolunan ve içinde tadı ve kokusu değişmeyen sudan, tadı bozulmayan sütten, içenlere lezzet veren şaraptan ve süzme baldan ırmaklar, her çeşit meyveler ve Rablerinden mağfiret bulunan cennetteki bir kimse, ateşte daimi olan, kaynar su içirilip de bağırsakları parça parça dökülen kimse gibi midir?”
Muhammed 15
88) “Mü’min erkek ve kadınları, içinde ebediyyen kalacakları, altından ırmaklar akan cennetlerine koymak ve onların kötülüklerini örtmek içindir. Bu, Allah katında en büyük kurtuluş olmuştur.”
Fetih 5
89) “Kim Allah’a ve Rasulüne itaat ederse, Allah onu altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de yüz çevirirse, ona da çok acı bir şekilde azab eder.”
Fetih 17
90) “Cennet de Allah’tan sakınanlara uzak düşmeyecek şekilde yaklaştırılır. İşte bu, Allah’a her yönelen, hududuna riayet eden, görmediği halde Rahman’dan korkan ve ihlaslı bir kalp ile gelen sizlere va’dolunan cennettir. Oraya selametle girin. Bu, ölümü olmayan ebedilik günüdür. Orada diledikleri her şey vardır, yanımızda da fazlası.”
Kaf 31-35
91) “Allah’tan korkanlar ise, Rablerinin kendilerine verdiğini almış oldukları halde, cennetlerde ve pınar başlarındadır. Çünkü onlar, bundan önce iyi davrananlardan idiler.”
Zariyat 15-16
92) “Allah’tan sakınanlar da, Rablerinin kendilerine verdikleriyle ve kendilerini cehennem azabından koruması sebebiyle sevinçli bir halde cennetlerde ve nimetler içindedirler. Onlara denir ki: “Dünyada işlemiş olduklarınıza karşılık sıra sıra dizilmiş olan sedirlere dayanmış olduğuz halde afiyetle yeyin ve için.”
Ayrıca onları hurıiyn ile evlendiririz. İman edip de zürriyetlerinin imanda kendilerine tabi oldukları kimselere, zürriyetlerini de katarız. Amellerinden hiçbir şey eksiltmeyiz. Her kişi kendi kazandığına karşı rehindir.
Onlara canlarının çektiği şeylerden meyve ve eti bol bol veririz. Orada bir kadeh tokuştururlar ki, bunda ne bir saçmalık ve ne de günah vardır. Etraflarında kendilerine has dizilmiş inciler gibi gılmanlar dolaşır. Birbirlerine dönüp sorarlar. Derler ki:
“Önceden biz kendi ailemiz içinde geleceğimizden korkardık. Fakat Allah bize lütfetti ve kavurucu ateşin azabından bizi korudu. Biz önceden de ona ibadet ederdik. Çünkü O ihsanı boldur, çok merhametlidir.”
Tur 17-28
93) “Sidre’nin yanında da varılacak cennet vardır.”
Necm 15
94) “Şüphesiz takva sahipleri de, cennetlerde ve nehirlerde, kudret sahibi hükümdarın katında hoşnut olacak bir yerdedirler.”
Kamer 54-55
95) “Rabbinin makamından korkanlara da iki cennet vardır: Her ikisi de çeşit çeşit ağaçlara ve meyvelere sahiptir. Her iki cennette de akıp giden iki pınar vardır. Her ikisinde de her çeşit meyveden çift çift vardır. Astarları atlastan yataklara dayanırlar. Her iki cennetin de toplanacak meyveleri çok yakındır.”
Rahman 46-48-50-52-54
96) “O cennetlerde bakışlarını yalnız eşlerine çeviren, onlardan önce hiçbir insanın ve cinin dokunmadığı kadınlar vardır. Sanki onlar yakut ve mercan gibidirler. İyiliğin karşılığı yalnız iyiliktir. Bu iki cennetten başka iki cennet daha vardır. Hem de bu iki cennet koyu yeşildir. Her ikisinde de fışkıran iki pınar vardır.”
Rahman 56-58-60-62-64-66
97) “Cennette yeşil yastıklara ve son derece güzel döşeklere yaslanırlar.”
Rahman 76
98) “Allah’a itaatte öne geçenler, O’nun rahmetinde de önde olanlardır. İşte bunlar nimet cennetinde Rableri katında gözde olanlardır. Bunların çoğu evvelkilerden, azı da sonrakilerden olup mücevherlerle örülmüş sedirler üzerinde karşılıklı yaslanmışlardır. Ölümsüzlüğe erişmiş gençler, baş ağrısı vermeyen şarap kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler, kadehler, beğenecekleri meyveler ve arzu ettikleri kuş etleriyle çevrelerinde dolaşırlar.
Dünyada iken işlemiş oldukları iyi amellerine karşılık olmak üzere, saklı kalmış inciler gibi iri gözlü huriler onlarındır. Orada “selam, selam” sözünden başka ne boş ne de günaha sokacak bir söz işitirler.
O meymenetli olanlar, ne mutludur o meymenetliler! Onlar dikensiz sedir ağaçlarının, dalları meyve dolu muz ağaçlarının, uzanmış gölgelerin, akıp duran suların, arkası kesilmeyen ve yasaklanmayan pek çok meyvenin bulunduğu cennetlerde, yükseltilmiş döşeklerdedir. Biz oradaki kadınları meymenetliler için yeniden hazırladık. Onları bakire ve eşlerine sevgiyle bağlı yaşıtlar kıldık.”
Vakıa 10-38
99) “Eğer ölen kişi, Allah’a yaklaştırılanlardan ise o, rahatlık, bol rızık ve nimet cennetindedir.”
Vakıa 88-89
100) “Mü’min erkek ve kadınları, nurlarının önlerinden ve sağlarından koştuğunu gördüğün gün, onlara denir ki: “Sizin bugünkü müjdeniz, içinde ebediyyen kalacağınız, altından ırmaklar akan cennetlerdir. İşte asıl kurtuluş budur.
Hadid 12
101) Ey insanlar! Rabbinizden bir mağfirete ve genişliği gök ve yerin genişliği olup, Allah’a ve Rasulüne iman edenler için hazırlanan cennete kavuşmak için yarış edin. Bu Allah’ın dilediğine vermek istediği bir lütuftur. Allah büyük lütuf sahibidir.”
Hadid 21
102) Allah’a ve ahiret gününe iman eden bir kavmin babaları yahut oğulları, yahut kardeşleri, yahut da akrabaları bile olsalar Allah’a ve Rasulüne karşı gelen kimselere sevgi beslediklerini göremezsin. İşte bunlar Allah’ın kalplerine iman yazdığı ve kendinden bir ruh ile kuvvetlendirdiği kimselerdir.
Onları içinde ebediyyen kalacakları, altından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır. İşte bunlar da Allah taraftarı olanlardır. Allah onlardan razı olmuştur, onlar da Allah’tan hoşnut olmuşlardır. Haberiniz olsun ki asıl kurtuluşa erenler de şüphesiz Allah taraftarlarıdır.”
Mücadele 22
103) Cehennem ehliyle cennet ehli bir değildir. Asıl kurtuluşa erenler de cennet ehlidir.”
Haşr 20
104) Allah’a ve Rasulüne iman edersiniz, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda savaşırsınız. İşte bu eğer bilirseniz, sizin için daha hayırlıdır. Sizin için günahınızı bağışlar, sizi altından ırmaklar akan cennetlere ve Adn cennetlerindeki hoşa gidecek meskenlere sokar. İşte bu büyük kurtuluştur.”
Saf 11-12
105) Sizi toplanma günü için toplayacağı gün, bu aldanma günüdür. Kim Allah’a iman eder ve salih amel işlerse, Allah onun günahlarını örter ve altından ırmaklar akan cennetlere sokar. İşte bu büyük kurtuluştur.”
Teğabun 9
106) ...İman edip salih amel işleyenleri karanlıklardan nura çıkarmak için size Allah’ın apaçık ayetlerini okuyan bir Rasul göndermiştik. Kim Allah’a iman eder ve salih amel işlerse, Allah da onu içinde ebediyyen kalacağı, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Allah ona hiç tükenmeyen rızık vermiştir.”
Talak 11
107) Ancak meymenetli olanlar cennetlerde suçlulara “sizi cehennem azabına sürükleyen nedir?” diye sorarlar.”
Müddessir 39-42
108) Ey iman edenler! Samimi bir tevbe ile Allah’a tevbe edin; o zaman Rabbiniz günahlarınızı örter ve sizi, Allah’ın Nebi’si ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı gün, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. O gün onların nuru önlerinden ve yanlarından koşar, derler ki: “Rabbimiz nurumuzu tamamla ve bizi bağışla. Şüphe yoktur ki sen her şeye kadirsin.”
Tahrim 8
109) Allah iman edenlere de, Firavun’un karısını misal vermektedir. Hani Firavun’un karısı şöyle demişti: “Rabbim bana senin kendi yanında, cennette bir ev yap ve beni Firavun’dan ve onun işlerinden kurtar ve beni zalim kavimden kurtar.”
Tahrim 11
110) Ancak namazlarına devam edenler, mallarında isteyene ve iffeti dolayısıyla istemeyip ondan mahrum kalana belirli bir hak tanıyanlar, din gününü tasdik edenler, Rablerinin azabından korkanlar zira Rablerinin azabından emin olunmaz eşleri yahut elleri altında bulunan cariyeler dışındakilere karşı mahrem yerlerini koruyanlar.
Zira eşler ve cariyeler kınanmazlar, fakat bundan ötesini arayanlar, asıl haddi aşanlardır emanetlerini ve ahitlerini yerine getirenler, şahitliklerini dosdoğru yapanlar ve namazlarını koruyanlar böyle değildir. Bunlar cennetlerde ikram olunacak kimselerdir.”
Mearic 22-35
111) Neden şu kâfirler sağdan soldan grup grup sana doğru koşturup geliyorlar? Onların her biri, nimet cennetine mi sokulacağını ümit ediyor?”
Mearic 36-38
112) Kendilerine vacip kıldıkları adağı yerine getirirler, kötülüğü yaygınlaşmış olan bir günden korkarlar. İçlerinin çekmesine rağmen, yiyeceklerini yoksula, yetime ve esire yedirirler.“Biz sizi sırf Allah’ın vechi için doyuruyoruz.
Sizden bir karşılık ve teşekkür istemiyoruz. Biz yüzleri asıklaştıracak olan bir günde Rabbimizden korkarız”derler. Allah da onları bugünün şerrinden korur ve yüzlerine parlaklık, kalplerine de neşe verir. Sabretmiş olmaları dolayısıyla onları cennetle ve ipekle mükâfatlandırır.”
İnsan 7-12
113) Cennette sedirlere yaslanmış olarak, ne yakıcı güneş görürler, ne de dondurucu soğuk. Ağaçların gölgeleri üzerlerine yaklaşmış, meyvelerini toplamak da kolaylaştırılmıştır. Çevrelerinde gümüşten kaplar ve billur kâseler dolaştırılır. Gümüşten yapılmış billurlardır ki, onları ölçülü bir şekilde dolaştırırlar.”
İnsan 13-16
114) Orada karışımı zencebil olan bir kâseden içirilirler. O da cennette bir pınardır ki ona “Selsebil” denir. Çevrelerinde ebedileşmiş gençler dolaşır. Onları gördüğün zaman saçılmış inci sanırsın. Zaten cennette nereye baksan bir nimet ve büyük bir mülk görürsün.”
İnsan17-18-19-20
116) İyiler şüphesiz nimet cennetlerindedirler.”
İnfitar 13
117) Şüphe yoktur ki iyiler, nimet cennetinde ve sedirler üzerinde nimetleri seyrederler. Onları yüzlerindeki nimet pırıltısından tanırsın. Onlara, bitimi misk kokan, mühürlü halis bir şarap içirilir. Yarışanlar işte bunun için yarışsınlar. Bu şarabın karışımı, cennette gözdelerin içtiği yukarıdan akan bir kaynaktır.”
Mutaffifin 22-28
118) İman edenlere ve salih amel işleyenlere ise, altından ırmaklar akan cennetler vardır. Bu, büyük kurtuluştur.”
Buruc 11
119) Yüzler vardır, o gün pırıl pırıl. Dünyadaki amelleri dolayısıyla hoşnuttur. Cennette yüksek derecelerdedir. Orada boş söz işitmezler. Orada akan kaynaklar vardır.”
Ğaşiye 8-10-11-12
120) Bunların Rableri katındaki mükâfatları, içinde ebediyyen kalacakları altından ırmaklar akan Adn cennetleridir…”
Beyyine 8
 
Üst