Sabit sunak örnekleri, tüm dönemler boyunca Yunan sitelerinde en sık
rastlanan sunak örnekleri olarak görülmektedir. Çünkü genellikle tapınakların ana
sunagı ya da tapınak yakınlarında görülen tipler bu sabit sunaklardan meydana
gelmektedir. Bunun dısında, kamusal alanlarda, evlerde ve kutsal alanlarda da bu tipe
sıkça rastlamak mümkündür.
Sabit sunak kavramı, kendi basına ayakta durabilen, büyük boyutlu ve/veya
ana kayaya oyularak yapılan sunak tiplerini içine alan bir kavramdır. Çalısmanın ana
kaynagı olan C.G Yavisin Greek Altars isimli kitabında bu terimi, otokton
(autochtonious = yerlesik) terimi karsılamaktadır. Otokton sunaklar için Yavis,
Yunan öncesi sunak benzeri yapılardan kökenlenir ve sunu masaları ile tören
ateslerinin yakıldıgı ayaklar olarak bilinen tiplerden menseini alır. demektedir.38
Sabit sunaklar, tas mimarisinin gelisimi ile dogru orantılı olarak ilerler ve özellikle
Hellenistik Dönemde daha büyük boyutlara ulastıgı göze çarpar. Klasik Dönem
sonrası oranlar daha uyumlu olmaya baslamıs sabit ve büyük boyutlu sunaklar
portatif sunaklara nazaran daha çok önemsenen bir tip haline gelmistir. 39
Dikdörtgen, kare ya da nispeten daha az da olsa yuvarlak örneklerine
rastlanan sabit sunaklar, çalısmada 74 örnekle temsil edilmektedir. Bunlardan, 65
tanesi dikdörtgen planlı, 6 tanesi kare planlı ve 3 tanesi de yuvarlak planlıdır. Dönem
özellikleri içerisinde ve çalısma çerçevesinde elde edilen verilere bakılacak olursa da
Arkaik Öncesi Dönemde 7 adet örnek ısıgında incelenen sabit sunaklar, Arkaik
Dönemde 26 örnekle, Klasik Dönemde 17, Hellenistik Dönemde 13 ve Roma
Döneminde de 4 örnekle sunulmaya çalısılmıstır.
rastlanan sunak örnekleri olarak görülmektedir. Çünkü genellikle tapınakların ana
sunagı ya da tapınak yakınlarında görülen tipler bu sabit sunaklardan meydana
gelmektedir. Bunun dısında, kamusal alanlarda, evlerde ve kutsal alanlarda da bu tipe
sıkça rastlamak mümkündür.
Sabit sunak kavramı, kendi basına ayakta durabilen, büyük boyutlu ve/veya
ana kayaya oyularak yapılan sunak tiplerini içine alan bir kavramdır. Çalısmanın ana
kaynagı olan C.G Yavisin Greek Altars isimli kitabında bu terimi, otokton
(autochtonious = yerlesik) terimi karsılamaktadır. Otokton sunaklar için Yavis,
Yunan öncesi sunak benzeri yapılardan kökenlenir ve sunu masaları ile tören
ateslerinin yakıldıgı ayaklar olarak bilinen tiplerden menseini alır. demektedir.38
Sabit sunaklar, tas mimarisinin gelisimi ile dogru orantılı olarak ilerler ve özellikle
Hellenistik Dönemde daha büyük boyutlara ulastıgı göze çarpar. Klasik Dönem
sonrası oranlar daha uyumlu olmaya baslamıs sabit ve büyük boyutlu sunaklar
portatif sunaklara nazaran daha çok önemsenen bir tip haline gelmistir. 39
Dikdörtgen, kare ya da nispeten daha az da olsa yuvarlak örneklerine
rastlanan sabit sunaklar, çalısmada 74 örnekle temsil edilmektedir. Bunlardan, 65
tanesi dikdörtgen planlı, 6 tanesi kare planlı ve 3 tanesi de yuvarlak planlıdır. Dönem
özellikleri içerisinde ve çalısma çerçevesinde elde edilen verilere bakılacak olursa da
Arkaik Öncesi Dönemde 7 adet örnek ısıgında incelenen sabit sunaklar, Arkaik
Dönemde 26 örnekle, Klasik Dönemde 17, Hellenistik Dönemde 13 ve Roma
Döneminde de 4 örnekle sunulmaya çalısılmıstır.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.