"sor Bakalım Dedelerinin Çanakkale'de Işleri Ne Idi?" | Define işaretleri ve anlamları

"sor Bakalım Dedelerinin Çanakkale'de Işleri Ne Idi?"

Lacivert24

Extra/Dini Konular
Admin
Katılım
20 Ocak 2013
Mesajlar
7,877
Beğeni
22,538
Puanları
113
Konum
Erzincan
"Sor bakalım dedelerinin Çanakkale'de işleri ne idi?"



Çanakkale… İmanın küfrü yendiği yer. Kahramanlığın ne denli bir yüce bir mefhum olduğunun dost düşman herkese gösterildiği topraktan öte alın yazısı.
Dünün en güçlü silahları karşısında iman abidelerinin toprağa uzanışıydı boylu boyunca Çanakkale. Türk insanının var oluş yok oluş mücadelesin adı.
Osmanlı Devleti’nin kalbine hançeri saplamak için medeniyet denilen maskara mahlûkun bütün hain saldırıları karşısında mertlikle direnen Mehmed’in tarih yazdığı yerdir.
“Ben size taarruz emretmiyorum ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar gelebilir.” emri icabı mermisi biten Mehmed’in süngü taktığı, daha doğrusu süngülerinin ucuna imanını takan 57. Alay’ın geleceğe gönderdiği muştulu mesajın adıdır Çanakkale.

Gelenlerin, görenlerin ve dönenlerin, insanlık ve kahramanlık dersi aldığı destansı diriliş hareketinin adıdır.
Metrekareye altı bin mermin düştüğü ve metrekareye yirmi iki litre kanın aktığı, savaş anında bile ileri atılan, şairane ifade ile gül bahçesine girer gibi kara toprağın bağrına girenlerin yeridir.
İnsanın tasavvur edemeyeceği, insanların yazmakta bile zorlanacakları akıl almaz dirilişlerin yaşandığı mahşer. Mahşer ki ne mahşer.
Ulu Önder’in: “Karşılıklı siperler arasındaki mesafe sekiz metre, yani ölüm muhakkak, ... Birinci siperdekiler, hiçbiri kurtulmamacasına bütünüyle koşuyor, ikinci siperdekiler yıldırım gibi onların yerini alıyor. Fakat ne kadar imrenilebilecek soğukkanlılık ve tevekkülle biliyormuşsunuz! Öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, ama en ufak bir çekinme bile göstermiyor; sarsılmak yok! Okuma bilenler Kur’anı Kerim okuyor ve cennete girmeye hazırlanıyorlar. Bilmeyenler, kelime-i şahadet çekerek yürüyorlar. İşte bu, Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren, hayret ve tebrike değer bir örnektir… Emin olmalısınız ki, Çanakkale muharebelerini kazandıran, bu yüksek ruhtur."
Çanakkale, aslında tarihi kinini muhafaza eden Avrupalı devletlerin Tarih ve çıkarma yapmaları için seçtikleri yerin bile neresi olduğunu sorgulayan, araştıran Türk evlatlarına ibret verecek bir gerçeği saklamaktadır. Evet, 1915 yılı ve yer Gelibulu. Bu tarihten altıyuz yıl öncesi 1315 yer Çimpe. Osmanlı Devletinin Avrupa'ya ayak basışın başlangıcı olan Balkanlara geçiş süreci. Sizce tesadüf müdür? Düşünün ve sorgulayın lütfen. Türkleri Balkanlardan, Anadolu’dan ve daha sonra ise geldikleri yere sürme ideallerinin ikinci noktası.


Tarihimizde birçok örneği mevcut olduğu gibi Avrupa, Müslümanlara, Türklere karşı yaptıkları insanlık dışı saldırılarda tarihini göz ününe alacak kadar kinlerine sadıktır. Biz ise tarih bilincinden bir o kadar uzak.


Peki, dün Çanakkale'de hesaba katmadıkları Türk'ün manevi gücünün ortadan kaldırılması için bugün yaptıkları gizli çalışmaların farkına varabiliyor muyuz?


Çanakkale Şehitleri şahsında tüm şehitlerimize- yürekten gelerek sesleniyorum:


“Komutanından neferine tek vucut olmuş, tarihin altın sayfalarından bizlere gülümseyen aziz şehitlerimiz!
Emin olunuz ki dün yazdığınız destanı bugün okumak, hissetmek, hissetmekten de öte yaşamak, geleceğe bunu taşımak en büyük sorumluluğumuz. Dün siz kenetlendiniz bu mücadelede. Bugün gelecek için bizim kenetlenmemiz gerektiğinin farkındayız.”
Ruhlarınız Şad Olsun!
 
Üst Alt