Farklı Bakış Açıları Zenginliğimiz Olabilir mi?

_Trakyalı_

Vip Üye
Katılım
29 Mayıs 2024
Mesajlar
313
Beğeni
1,131
Puanları
93
Ayrıca Değerli Ustam!
Hacmini ve derinliğini bilmediğimiz boşluk içinde veya toprak altında ki bir diamanyetik metalin yaydığı enerji frekans ve dalga boyları,
Elimizde tuttuğumuz diamanyetik çubukların enerji ve dalga boyları ile ( daha hedefe varmadan) bir noktada kesişmesi gerekmez mi?
Şöyle ki diyelimki biz A noktasindayiz, yerdeki metal veya boşluk C noktasında, ve elimizdeki çubuklar ile yerdeki metal veya boşluğun dalga boyları B noktasında kesişiyor,yada çarpışıyor .
Soru 1: B noktasında ki bu sinyal kesişmesi , veya çarpışmasından dolayı B noktasından A ve C noktasına, yada başka yönlere doğru bir yansıma, perdeleme olması gerekmez mi?
Soru 2 : Diyelim ki yansıma gerekmiyor, biz Çubuklar ile A noktasından C noktasina doğru giderken, sinyallerin ilk çakıştığı B noktasında elimizdeki çubukların bize bir şey demesi gerekmez mi?
Soru 3: metallerin baskınlığından dolayı , farzedelim ki elimizdeki çubuklar ile C noktasında ki metal aynı cins ve aynı gramaj da, yada cinsleri aynı, gramajları farklı,
Bu durumda biz Çubuklar ile C noktasındaki metale yaklaştıkça , elimizdeki ve toprak altında ki metalin enerjileri, dalga boyları, haleleri nasıl bir vaziyet alıyor ve bu durum elimizdeki anten görevi gören çubukları ne şekilde ve ne derecede etkileyecektir?
Soru 4: A noktasından C noktasında ki sinyali yakaladıktan sonra , her iki noktadaki metallerin birlikte Dünyanın manyetik etkisi ile bağlantısı ve etkisi ne olur?
...
Şimdilik Hayırlı geceler.

Yürüyorsun. Başın dik. Gözlerin boyunun cm'si kadar yüksekte ve ilerliyorsun.
Ormanda mantara çıkmışsın. Toplamışsın bir heybe mantar keyfin gıcır.
Köye 2 km kala misss gibi ekmek kokusu geliyor burnuna. Biliyorsun ki sen mantara çıkarken de evdekiler hamur yoğuruyorlardı. Adımların hızlandı. Başın dik, gözler ilerde. Kokuya doğru yürümeye devam ediyorsun.
Köye 1 km kaldiginda nerden geldiğini bilmedigin kocaman bir ekmek çöreği küttt diye burnuna çarptı.

Yönetmen bağırdı. KES! :)

Şimdi ekmek ile sen B noktasında kesiştin. Mantıklı mı? Değil. Neden?
Sen kokuya gidiyorsun. Ekmek sofra bezinde sarılı kipirdamiyor. Hareket halinde olan koku.
Yani EMD.

Kokunun ilk çıktığı yer olan sofrabezinde sarili olan ve içine tereyağını koyup yemeği hayal ettiğin ekmeğin tepesine gelmeden, senin o gözler yere iner mi? Bence inmez. Ne zaman ekmeğe ulaşırsın o zaman önüne bakarsın.

Ekmeğin kokusunu iyi alamıyorsan, ekmeğe 5 metre ya da 50 metre kala, hedef şaşırtmak için yolunun uzerine konulan boş sofrabezine saldırırsın ama elin boş dönersin.

Önemli olan kokuyu takip edebilmek. Görüntü ile takip edersen boşa, koku ile takip edersen ziyafete katılırsın.
 

El-Ensari

Kullanıcı
Katılım
27 Mart 2021
Mesajlar
949
Beğeni
2,662
Puanları
93
Eyvallah. Teşekkür ederim.
Zor ve mantıklı soruları severim.

Fark ettiğin gibi, sistemi kurduktan sonra ortalık sakinleşiyor. Fırtınalı bir deniz süt limana dönüyor. Hani derler ya çarşaf gibi diye o hesap.
Rüzgarı oluşturan şey alçak ve yüksek basınç olduğuna göre, rüzgarı dindirmek için nasıl bir basınç eşitlenmesi veya dengelenmesi gerektiğine göre, sistemde bir denge oluşturuyor.
Tabi bu dengeyi kurabilmek benim için hakikaten çok meşakkatli oldu. Hiç kolay bir süreç değildi.
Çünkü öyle bir şey olmalıydı ki, tüm arazi yapılarında ve tüm hacimlerde stabiliteyi sağlamaliydi. Ve hiçbir ek ilaveye gerek duymadan her koşulda ayni verimliliği sağlamalıydı. Üstesinden sadece fizik gelebilirdi ve nitekim öyle oldu.

Mantığını anlayamayip kavrayamadigim dediğin şey aslında karmaşık değil. Kuzeyden-guneye döngü halinde olan dünyanin manyetik bir kuvveti var. Ama bunu yekpare bir güç olarak düşünme.
Matrix filmini seyrettin mi bilmiyorum. Keanu Reeves başrol oyuncusu, bir yerde sistemi çözüyor ve tabancadan çıkan kurşunları ona gelirken durduruyor. Ve kurşunlar bir süre havada kalıyor. Bu diyamanyetik meretlerin hepsi birer Keanu Reeves aslında. Bunlarin üstüne silah doğrultup ateş ettiğinde (manyetik bir güç uyguladığında), o güce karşı aynı doğrultuda diklemesine ve kendi çapı büyüklüğünde karşı bir güç uyguluyor. Ve bu uyguladığı güç ile kurşunları durduruyor. Yani ferromanyetik bir gücü yanına sokmuyor. Bu, diyamanyetiklerin karakteristiği. Varolma sebebi. Bunu böyle kabul et.

Diyamanyetikleri kedi, dünyanın manyetik kuvvetini aslan olarak benzetmede bulunmuşsun.
Bence tersi. Aslan olan diyamanyetikler. Çünkü dünyanın manyetik gücünden daha güçlüler.
Eğer kedi olsalardı, aslanın hüküm sürdüğü yerde sence kediyi algılama şansımız olur muydu?

Bu minvalde kime müdahale edeceğiz diye sormuşsun. Ben özel hayatımda hakkaniyete özel önem veririm. O yüzden hiç ayrımcılık yapmadım. Ikisinden birini seçmedim ki diğerinin gönlü kırılmasın. Kurdukları tezgahı yıktım kendi kurallarımı koydum :)
Çünkü biliyordum ki, eğer birini seçip müdahale edersem, her ortamda ve her şartta aynı stabilite ve verimliliği alabilmem mümkün olmayacaktı.

Cubuklar, bosluk sinirina geldiğinde iceri girmeden önceki yaptigi tepkimelerin evet çok mantıklı sebepleri var. Zaten bazı tepkimeleri vermezse nokta doğru olmaz. Doğru olmayan nokta da o tepkileri veremez.
Ancak sen izlediğin videolarda sadece B halesinde kurulan cubuklarin tepkilerini seyredebildin. Tabi şimdi B halesi nedir sorusu vuku buluyor.
Oda ölçüleri 2x2 metre diyelim. Oda tabanına kadar olan derinlikte 5 m olsun. Odanın içinde de 50 gr sarıkız olsun.
Şimdi haleleri adlandiralim.
A halesi odanın kendisi. Tam oda boyutu. B halesi, A halesinden bağımsız ve A halesinin dışından 5 m yarıçaplı bir hale. C halesi de B halesinden bağımsız ve B halesinin dışından 50 m yarıçaplı bir hale. D halesi de senin Aslan dediğin hale.
Şimdi çubuğu hangi halede kurduğun önemli. Önemli olan kısmı noktasal tespitin gerekliliği için değil. Alacağın tepki için önemli.
Yani çubuğu B halesinde kurup sinyali yakalar ve boşluğa yönelirsen, bosluk sınırında vereceği tepki bellidir değişmez. C halesinde cubuk kurar gidersen, tepki değişir. D halesinde kurar gidersen değişir. A halesinde kurarsan yine değişir. Bunlar Ümit Yaşar Oğuzcan 'ın şiirleri gibi çok keyiflidir. Hep değişen tepkinin de quantumda kapı gibi karşılığı vardır. Esnetemez veya bükemezsin.
Bu tepkiler elbette içinde diyamanyetik metal olan bosluklar için geçerlidir. Ancak etrafta dindirilmis bir firtina oldugunu da unutma.
Diyamanyetik olmayan bir boşluk zaten kuzu gibidir. Nereye çekersen oraya gider konuşmaya lüzum yok. Boşluksuz alanda olan diyamanyetik metal içinde bu haleler ve tepkiler devreye girer. Girmese fizik olmaz zaten.
Ve o tepkilerin dozajini da diyamanyetiğin hacmi etkiler.

Çubuklar kurdugum sisteme,kamera aparatina falan neden gitmediğini sormuşsun.
2x2x2 küp gibi içi diyamanyetik enerji dolu bir güç varken ne işi olur etraftaki diğer sap samanla.
Eyvallah Ustam, çok güzel örnekler ile o kadar güzel izah ettin ki gecenin bu saatinde bile ( 02: 27) uykudan gözlerimi açar açmaz baktım, okuyup anladım ne demek istediğinizi.
Bunların üzerinde derin derin düşünecegim, ARGE yapacağım inşaallah.
Allah razı olsun, Rabbim ilminizi, amelinizi arttırsın inşaallah
Hayırlı geceler
 

mehmet narcı

Kullanıcı
Katılım
28 Ağustos 2015
Mesajlar
100
Beğeni
193
Puanları
43
Konum
Muğla / Fethiye
Yürüyorsun. Başın dik. Gözlerin boyunun cm'si kadar yüksekte ve ilerliyorsun.
Ormanda mantara çıkmışsın. Toplamışsın bir heybe mantar keyfin gıcır.
Köye 2 km kala misss gibi ekmek kokusu geliyor burnuna. Biliyorsun ki sen mantara çıkarken de evdekiler hamur yoğuruyorlardı. Adımların hızlandı. Başın dik, gözler ilerde. Kokuya doğru yürümeye devam ediyorsun.
Köye 1 km kaldiginda nerden geldiğini bilmedigin kocaman bir ekmek çöreği küttt diye burnuna çarptı.

Yönetmen bağırdı. KES! :)

Şimdi ekmek ile sen B noktasında kesiştin. Mantıklı mı? Değil. Neden?
Sen kokuya gidiyorsun. Ekmek sofra bezinde sarılı kipirdamiyor. Hareket halinde olan koku.
Yani EMD.

Kokunun ilk çıktığı yer olan sofrabezinde sarili olan ve içine tereyağını koyup yemeği hayal ettiğin ekmeğin tepesine gelmeden, senin o gözler yere iner mi? Bence inmez. Ne zaman ekmeğe ulaşırsın o zaman önüne bakarsın.

Ekmeğin kokusunu iyi alamıyorsan, ekmeğe 5 metre ya da 50 metre kala, hedef şaşırtmak için yolunun uzerine konulan boş sofrabezine saldırırsın ama elin boş dönersin.

Önemli olan kokuyu takip edebilmek. Görüntü ile takip edersen boşa, koku ile takip edersen ziyafete katılırsın.
Trakyalı Usta konu ekmek önemli mevzu
simdi biz ekmegin kokusunu alip piştiği eve variyoruz ev sahibine diyoruz ki açlıktan nefesimiz koktu bir dilim ekmek ver diyoruz ev sahibi ben ekmek yapnadım komsu ekmek yapti diyor bizde haliyle bir dilim ekmek icin komsuya gidiyoruz beni yandaki evden gönderdiler siz ekmek yapmissiniz bir dilim verin diyoruz oda bende ekmek felan yok inanmazsaniz girin bakin eve diyor bizde girip bakiyoruz harbiden ekmek felan yok yine aç kaldik biz
Şimdi ustalar ekmegi kokutup vermeyen üstune uslük bizi komsuda ekmek diye kandıran bu ev sahibinden ekmeği biz nasıl bir yol yontem izleyip alacagiz
 

El-Ensari

Kullanıcı
Katılım
27 Mart 2021
Mesajlar
949
Beğeni
2,662
Puanları
93
Trakyalı Usta konu ekmek önemli mevzu
simdi biz ekmegin kokusunu alip piştiği eve variyoruz ev sahibine diyoruz ki açlıktan nefesimiz koktu bir dilim ekmek ver diyoruz ev sahibi ben ekmek yapnadım komsu ekmek yapti diyor bizde haliyle bir dilim ekmek icin komsuya gidiyoruz beni yandaki evden gönderdiler siz ekmek yapmissiniz bir dilim verin diyoruz oda bende ekmek felan yok inanmazsaniz girin bakin eve diyor bizde girip bakiyoruz harbiden ekmek felan yok yine aç kaldik biz
Şimdi ustalar ekmegi kokutup vermeyen üstune uslük bizi komsuda ekmek diye kandıran bu ev sahibinden ekmeği biz nasıl bir yol yontem izleyip alacagiz
Trakyalı Ustamin yazdiklarindan sonra Beni açlıktan uyku tutmadı, kalktım oturdum. 😀😀
Kafam şimdi allak bullak, sanki bütün atomlar, kafamda. Orbitaller etrafımda dönüyor 😀
 

El-Ensari

Kullanıcı
Katılım
27 Mart 2021
Mesajlar
949
Beğeni
2,662
Puanları
93
Ustam yazdıklarını okuduktan sonra uyuyamadım, uyuyamam da...
konuyla ilgili birkaç video izledim, ben küçük bir havuzda yüzmeye çalışıyordum, sen beni bir okyanusa ativerdin, çık cikabilirsen...
Atomlar, protonlar, nötronlar, İyonik bağlar, orbitaller deki elektronlar, mekanik ve kimyasal bağlar, manyetizma ve yansımalar....
Eşyaya, dünyaya, hatta bütün bir evrene bile bakış açım değişti.
İrkildim. Ürperdim
Resmen dehşete kapıldım,
Mümkün değil, bu girdaptan çıkamam,
Bu okyanus beni binlerce kez boğar Usta...
El İnsaffff .....
El İnsaffff.
 

Dedektif

Vip Üye
Katılım
3 Haziran 2015
Mesajlar
658
Beğeni
675
Puanları
93
Çubuklar kurdugum sisteme,kamera aparatina falan neden gitmediğini sormuşsun.
2x2x2 küp gibi içi diyamanyetik enerji dolu bir güç varken ne işi olur etraftaki diğer sap samanla.
[/QUOTE]



Ustam iyisin,hoşsun bilgi dolusun,lakin bu anlattıklarını daha yalın anlaşılabilir yazmanı rica ediyorum. Şahsen bende mühendis kafası yok,dolayısı ile anlatılmak istenen çoğu şeyi kaçırıyorum.

Yukarıdaki alıntı yaptığım kısıma aşağıda yazdığım muadil midir.

Bulduğum boşlukta,metal tespiti için elime sarı alıyorum..sinyal alıyor... kuantuma ters olan bu durumu teyit etmek ve psikolojik sıfırlama için hedefin 10 mt diğer yönüne yere gözümle göreceğim sarı parçaları koyuyorum...çubuğu kaldırdığımda gözümün gördüğüne değilde boşluk içine sinyal alırsam tespit doğru diyorum..
 
Son düzenleme:

_Trakyalı_

Vip Üye
Katılım
29 Mayıs 2024
Mesajlar
313
Beğeni
1,131
Puanları
93
Çubuklar kurdugum sisteme,kamera aparatina falan neden gitmediğini sormuşsun.
2x2x2 küp gibi içi diyamanyetik enerji dolu bir güç varken ne işi olur etraftaki diğer sap samanla.



Ustam iyisin,hoşsun bilgi dolusun,lakin bu anlattıklarını daha yalın anlaşılabilir yazmanı rica ediyorum. Şahsen bende mühendis kafası yok,dolayısı ile anlatılmak istenen çoğu şeyi kaçırıyorum.

Yukarıdaki alıntı yaptığım kısıma aşağıda yazdığım muadil midir.

Bulduğum boşlukta,metal tespiti için elime sarı alıyorum..sinyal alıyor... kuantuma ters olan bu durumu teyit etmek ve psikolojik sıfırlama için hedefin 10 mt diğer yönüne yere gözümle göreceğim sarı parçaları koyuyorum...çubuğu kaldırdığımda gözümün gördüğüne değilde boşluk içine sinyal alırsam tespit doğru diyorum..
[/QUOTE]

Ekmek kokusu örneği çok yalın ,sade ve anlaşılır ustam. Ancak konu maalesef teknik.

Teknik terimleri ne kadar kendi içimde törpülesemde, quantum fiziginin konu bilgilerini idrak edip bunu arazide çıplak gözle göremeyenin başarı şansı zaten az olacak.
Bugun anlamazsınız ama belki yarın oburgun anlarsınız.
Bende hiç anlamazdim. Sozelciydim.
Ama merak denen şeye sahibim.

Ele,avuca metâl alarak tespit yapmanın "benim için " fizikteki karşılığını yazdım bu konuda.

Eline sarı alırsan,sarıyı bulamazsın. Bakır alırsan bakırı bulamazsın. Elini aldığını keser yani.
Bu konunun başlığı o yüzden "farklı bakış açıları ".

Bende kesmiyor,sarıyı elime aldığımda sarıya gidiyor diyen varsa, hele hele boşluk içindeki sarıyı da bu yöntem ile nerede olduğunu tespit ediyorum deniyorsa, o yerde bir şey olmadığını oturduğum yerden geniş geniş söyleyebilirim.

Psikolojik sıfırlama konusuna bir şey diyemem.
Bu konu kişinin direk kendi iç dünyasında vuku bulan ve sadece kendisinin anlayabileceği bir durum.

Sizin bir konunuza psikolojik yönlendirme yapıyorsunuz dedim hatirliyorsaniz. Hatta o kadar da olmaz minvalinde cevapta vermiştiniz.
Bu psikoloji öyle bir şeydir ki, kusursuz yer altı şehri bize çizdirir insana.

Gözünüzün gördüğü ile işleri cozumleyemezsiniz.
Elinize sarı alıp, sarı tespiti yapıyorsanız iki seçenek var. Ya psikolojik yönlendirme yapıyorsunuz ya da toprak altındaki sarının, ferromanyetik etkisi ile başlayan surecteki alakasız bir yeri noktaliyorsunuz.
Rast gelsin.
 

Dedektif

Vip Üye
Katılım
3 Haziran 2015
Mesajlar
658
Beğeni
675
Puanları
93
Ustam iyisin,hoşsun bilgi dolusun,lakin bu anlattıklarını daha yalın anlaşılabilir yazmanı rica ediyorum. Şahsen bende mühendis kafası yok,dolayısı ile anlatılmak istenen çoğu şeyi kaçırıyorum.

Yukarıdaki alıntı yaptığım kısıma aşağıda yazdığım muadil midir.

Bulduğum boşlukta,metal tespiti için elime sarı alıyorum..sinyal alıyor... kuantuma ters olan bu durumu teyit etmek ve psikolojik sıfırlama için hedefin 10 mt diğer yönüne yere gözümle göreceğim sarı parçaları koyuyorum...çubuğu kaldırdığımda gözümün gördüğüne değilde boşluk içine sinyal alırsam tespit doğru diyorum..

Ekmek kokusu örneği çok yalın ,sade ve anlaşılır ustam. Ancak konu maalesef teknik.

Teknik terimleri ne kadar kendi içimde törpülesemde, quantum fiziginin konu bilgilerini idrak edip bunu arazide çıplak gözle göremeyenin başarı şansı zaten az olacak.
Bugun anlamazsınız ama belki yarın oburgun anlarsınız.
Bende hiç anlamazdim. Sozelciydim.
Ama merak denen şeye sahibim.

Ele,avuca metâl alarak tespit yapmanın "benim için " fizikteki karşılığını yazdım bu konuda.

Eline sarı alırsan,sarıyı bulamazsın. Bakır alırsan bakırı bulamazsın. Elini aldığını keser yani.
Bu konunun başlığı o yüzden "farklı bakış açıları ".

Bende kesmiyor,sarıyı elime aldığımda sarıya gidiyor diyen varsa, hele hele boşluk içindeki sarıyı da bu yöntem ile nerede olduğunu tespit ediyorum deniyorsa, o yerde bir şey olmadığını oturduğum yerden geniş geniş söyleyebilirim.

Psikolojik sıfırlama konusuna bir şey diyemem.
Bu konu kişinin direk kendi iç dünyasında vuku bulan ve sadece kendisinin anlayabileceği bir durum.

Sizin bir konunuza psikolojik yönlendirme yapıyorsunuz dedim hatirliyorsaniz. Hatta o kadar da olmaz minvalinde cevapta vermiştiniz.
Bu psikoloji öyle bir şeydir ki, kusursuz yer altı şehri bize çizdirir insana.

Gözünüzün gördüğü ile işleri cozumleyemezsiniz.
Elinize sarı alıp, sarı tespiti yapıyorsanız iki seçenek var. Ya psikolojik yönlendirme yapıyorsunuz ya da toprak altındaki sarının, ferromanyetik etkisi ile başlayan surecteki alakasız bir yeri noktaliyorsunuz.
Rast gelsin.
[/QUOTE]
Eyvallah ustam,saol ilgin için..
 

El-Ensari

Kullanıcı
Katılım
27 Mart 2021
Mesajlar
949
Beğeni
2,662
Puanları
93
Ustam, işin mantığı nedir,
Çubukların yanında olmazsa olmaz,Yapmamız gereken ek sistemin temel işlevi nedir?
1. oluşturulacak manyetik bir alan ile diamanyetik metalin ve boşluğun, Boşluk içinde aradığımız diamanyetik metallerin manyetik alana verdiği tepkimeyi arttırmak mı, yoksa azaltmak mıdır?
Eyvallah. Teşekkür ederim.
Zor ve mantıklı soruları severim.

Fark ettiğin gibi, sistemi kurduktan sonra ortalık sakinleşiyor. Fırtınalı bir deniz süt limana dönüyor. Hani derler ya çarşaf gibi diye o hesap.
Rüzgarı oluşturan şey alçak ve yüksek basınç olduğuna göre, rüzgarı dindirmek için nasıl bir basınç eşitlenmesi veya dengelenmesi gerektiğine göre, sistemde bir denge oluşturuyor.
Tabi bu dengeyi kurabilmek benim için hakikaten çok meşakkatli oldu. Hiç kolay bir süreç değildi.
Çünkü öyle bir şey olmalıydı ki, tüm arazi yapılarında ve tüm hacimlerde stabiliteyi sağlamaliydi. Ve hiçbir ek ilaveye gerek duymadan her koşulda ayni verimliliği sağlamalıydı. Üstesinden sadece fizik gelebilirdi ve nitekim öyle oldu.

Mantığını anlayamayip kavrayamadigim dediğin şey aslında karmaşık değil. Kuzeyden-guneye döngü halinde olan dünyanin manyetik bir kuvveti var. Ama bunu yekpare bir güç olarak düşünme.
Matrix filmini seyrettin mi bilmiyorum. Keanu Reeves başrol oyuncusu, bir yerde sistemi çözüyor ve tabancadan çıkan kurşunları ona gelirken durduruyor. Ve kurşunlar bir süre havada kalıyor. Bu diyamanyetik meretlerin hepsi birer Keanu Reeves aslında. Bunlarin üstüne silah doğrultup ateş ettiğinde (manyetik bir güç uyguladığında), o güce karşı aynı doğrultuda diklemesine ve kendi çapı büyüklüğünde karşı bir güç uyguluyor. Ve bu uyguladığı güç ile kurşunları durduruyor. Yani ferromanyetik bir gücü yanına sokmuyor. Bu, diyamanyetiklerin karakteristiği. Varolma sebebi. Bunu böyle kabul et.

Diyamanyetikleri kedi, dünyanın manyetik kuvvetini aslan olarak benzetmede bulunmuşsun.
Bence tersi. Aslan olan diyamanyetikler. Çünkü dünyanın manyetik gücünden daha güçlüler.
Eğer kedi olsalardı, aslanın hüküm sürdüğü yerde sence kediyi algılama şansımız olur muydu?

Bu minvalde kime müdahale edeceğiz diye sormuşsun. Ben özel hayatımda hakkaniyete özel önem veririm. O yüzden hiç ayrımcılık yapmadım. Ikisinden birini seçmedim ki diğerinin gönlü kırılmasın. Kurdukları tezgahı yıktım kendi kurallarımı koydum :)
Çünkü biliyordum ki, eğer birini seçip müdahale edersem, her ortamda ve her şartta aynı stabilite ve verimliliği alabilmem mümkün olmayacaktı.

Cubuklar, bosluk sinirina geldiğinde iceri girmeden önceki yaptigi tepkimelerin evet çok mantıklı sebepleri var. Zaten bazı tepkimeleri vermezse nokta doğru olmaz. Doğru olmayan nokta da o tepkileri veremez.
Ancak sen izlediğin videolarda sadece B halesinde kurulan cubuklarin tepkilerini seyredebildin. Tabi şimdi B halesi nedir sorusu vuku buluyor.
Oda ölçüleri 2x2 metre diyelim. Oda tabanına kadar olan derinlikte 5 m olsun. Odanın içinde de 50 gr sarıkız olsun.
Şimdi haleleri adlandiralim.
A halesi odanın kendisi. Tam oda boyutu. B halesi, A halesinden bağımsız ve A halesinin dışından 5 m yarıçaplı bir hale. C halesi de B halesinden bağımsız ve B halesinin dışından 50 m yarıçaplı bir hale. D halesi de senin Aslan dediğin hale.
Şimdi çubuğu hangi halede kurduğun önemli. Önemli olan kısmı noktasal tespitin gerekliliği için değil. Alacağın tepki için önemli.
Yani çubuğu B halesinde kurup sinyali yakalar ve boşluğa yönelirsen, bosluk sınırında vereceği tepki bellidir değişmez. C halesinde cubuk kurar gidersen, tepki değişir. D halesinde kurar gidersen değişir. A halesinde kurarsan yine değişir. Bunlar Ümit Yaşar Oğuzcan 'ın şiirleri gibi çok keyiflidir. Hep değişen tepkinin de quantumda kapı gibi karşılığı vardır. Esnetemez veya bükemezsin.
Bu tepkiler elbette içinde diyamanyetik metal olan bosluklar için geçerlidir. Ancak etrafta dindirilmis bir firtina oldugunu da unutma.
Diyamanyetik olmayan bir boşluk zaten kuzu gibidir. Nereye çekersen oraya gider konuşmaya lüzum yok. Boşluksuz alanda olan diyamanyetik metal içinde bu haleler ve tepkiler devreye girer. Girmese fizik olmaz zaten.
Ve o tepkilerin dozajini da diyamanyetiğin hacmi etkiler.

Çubuklar kurdugum sisteme,kamera aparatina falan neden gitmediğini sormuşsun.
2x2x2 küp gibi içi diyamanyetik enerji dolu bir güç varken ne işi olur etraftaki diğer sap samanla.
Ustam merhaba, dün gece bunları yazdığından beri okuyup, araştırıyorum, düzgün uyku bile uyuyamadım, kafam inan davul gibi olmuş.
Nereye başvursam ,belli bir alanda manyetik kuvvetleri dengelemenin asla mümkün olmadığını, çünkü yerin manyetik etkisinin çok güçlü ve büyük olduğunu, toprağın içindeki ve yerin üstünde ve altında ki maddelerin, minerallerin,elementlerin...Atomik yapılarından dolayı çok farklı karakteristik yapıları, etkileşimleri...vs. olduğunu,
Ancak, belli bir alanda kalkanlama ile belli bir düzeyde manyetik dalgaların edilebileceği,fakat bunun da herşeyi daha karmaşık bir hale getireceğini öğreniyorum,
Hangi kapıyı calsam, sonuç aynı yere çıkıyor.
* Ferromanyetik malzemeler ile manyetik bir alan oluşturup, toprak altında ki diamanyetik bir metale etki etsem,
- Diamanyetik metalin, yerin manyetik etkisi ile zıt yönde etkileşimi değişmiyor
Diamanyetik metal, yerin altındaki bir boşluk için de ise oluşturduğu etki ve boşluğun yansıması dediğimiz şey yine değişmiyor,
Ama siz ,( sadece siz ) bunun mümkün olduğunu söylüyor, hatta çektiğiniz video ile ispatliyorsunuz.
Yinede anlamak için soruyorum,
Ek bir sistem ile oluşturduğunuz manyetik etki ile , boşlukta yansıma dediğimiz şey ortadan kalkıyor ise,
Peki ustam bu durum da,
- O boslukta ki diamanyetik metalin hâle lerinin de değişmesi gerekmez mi?
- Sahte sinyallerinin de kesilmesi gerekmez mi?
- Etkisi alanında ki metallere üstünlüğü ve minerallere etkisi ortadan kalkmaz mı?
Ve Affınıza sığınarak bir daha soruyorum,
Belli bir alanda oluşturulacak manyetik bir etki ile o alanda ki manyetik etkiler de gelene bilir mi?
Cevap evet ise, elimizde ki anten çubuklar ile o manyetik alanlara yaklastiğimizda , her şey daha da karmaşık bir hale gelmez mi???
* Ustam, merakımı mazur gör,
meramımı eksik, yada kusurlu anlattiysam kusura bakma.

Ya elim al kaldır beni.
Ya vuslata erdir beni.
Çok ağlattın güldür beni.
Gel gör beni aşk neyledi. 🙂🙂
Hayırlı geceler Ustam.
 
Üst Alt