Hz adem ve havvaya cahil diyene sessizmi kalalım | Sayfa 2 | Define işaretleri ve anlamları
  • Hoş Geldin Ya Şehr-î Ramazan

Hz adem ve havvaya cahil diyene sessizmi kalalım

Kafkaslı

Vip Üye
Katılım
3 Nisan 2013
Mesajlar
1,070
Beğeni
3,454
Puanları
113
Pandora kutusu zilli musibet
Dursun da kahrolsun öldürme ya Rab
Doksan yüzyıl değil ta ilelebet
Her sinde kahrolsun öldürme ya Rab

Küfürde karı var erken ölünce
Yaşasın sürünsün kendi yolunca
İslam dünyamıza hakim olunca
Görsün de kahrolsun öldürme ya Rab

Korktuğu nizamı getir başına
Yaşadıkça düşman olsun yaşına
Görmezler olaydım deyip döşüne
Vursun da kahrolsun öldürme ya Rab

Bu garip duamı kabul et ne var
Kanaat bulmasın mahşere kadar
Artır tamamını etme payidar
Hırsından kahrolsun öldürme ya Rab

Özlesin geçmişi baksın geriye
İslam çoğaldıkça dönsün deliye
Ektiğim tohumlar nic'oldu diye
Sorsun da kahrolsun öldürme ya Rab

Asr-ı Saadet'e yaklaşır yine
Nur yağsın aleme nusret ver dine
Işığı görünce kaçıp inine
Girsin de kahrolsun öldürme ya Rab
Abdurrahim karakoç
 

Kafkaslı

Vip Üye
Katılım
3 Nisan 2013
Mesajlar
1,070
Beğeni
3,454
Puanları
113
Herkese helal, müslümana haram..!

Vaktiyle Bursa’ da bir Müslüman, eski adı “Yahudilik Yolağzı”, bugünkü adı Arap Şükrü olan muhitte çeşme yaptırmış ve başına bir kitabe eklemiş:
“Her kula helal, Müslüman’a haram!..”

Bursa başkent, tabii Osmanlı karışmış, bu nasıl fitnedir diye…

Gitmişler kadıya şikayete, adam yakalanıp yaka-paça huzura getirilmiş. “Bu nasıl fitnedir, dini İslam, ahalisi Müslüman olan koca devlette sen kalk, hayrattır, sebildir diye çeşme yap, ama suyunu Müslüman’a yasakla!.. Olacak iş midir, nedir sebebi, aklını mı yitirdin?..” diye çıkışmışlar adama. Adam:
- “Müsaade buyurun, sebebi vardır, lakin ispat ister, delil şarttır…”dedikçe kadı kızmış:

- “Ne delili, ne ispatı?.. Sen fitne çıkardın, Müslüman ahalinin huzurunu kaçırdın, katlin vaciptir!” demiş. Demiş ama, bir yandan da merak edermiş:

- “Nedir gerekçen?..” diye sormuş. Adam:

- “Bir tek Sultan’a derim…” diye cevap verince, ortalık yine karışmış. Söz Sultan’a gitmiş, adam yaka paça saraya götürülmüş… Padişah da sinirlenmiş ama, diğer yandan o da meraklanırmış:

- “De bakalım ne diyeceksen. Bu nasıl iştir ki, hem çeşmeyi yaparsın, hem de her kula helal, Müslüman’a haram yazarsın?..” Adam, başı önünde konuşur:
- “Delilim vardır, lakin ispat ister.”

- “Ya dediğin gibi sağlam değilse delilin?..”

- “O zaman boynum, hükme kıldan incedir Sultanım…”
- “Eeee?!..”-
“Sultanım, herhangi bir havradan (sinagog) rasgele bir hahamı izahsız yaka-paça tutuklayın, bir hafta tutun. Bakın neler olacak…” Dediği yapılmış adamın. Bütün azınlıklar bir olmuş, başlarında Museviler, “ne oluyor, bu ne zulüm?.. Bizim din adamımıza biz kefiliz, ne gerekirse söyleyin yapalım, o masumdur, gerekirse kefalet ödeyelim…” çevre ülkelerden bile elçiler gelmiş, elçiler mektup üstüne mektup getirmiş… Bir hafta dolunca, adam:
- “Sultanım, artık bırakmak zamanıdır” demiş. Haham bırakılmış, azınlıklar mutlu, bu sefer Sultan’a teşekkürler, hediyeler
- “Aynı işi herhangi bir kiliseden herhangi bir papaz için yaptırınız Sultanım” demiş. Aynı şekilde bir papaz derdest edilip yaka-paça alınmış Pazar ayininden ve aynı tepkiler artarak devam etmiş. Haftası dolunca da serbest bırakılmış. Mutluluk ve sevinç gösterileri daha bir fazlalaşmış, teşekkürler, şükranlar… din adamlarına kavuşmanın mutluluğuyla daha bir sarılmışlar birbirlerine… Sultan:
- “Bitti mi?..” demiş adama.
- “Sultanım son bir iş kaldı, sonra hüküm zamanıdır izninizle” demiş.
- “Şimdi nedir isteğin?..”
- “Efendim, payitahtımız Bursa’nın en sevilen, alimini alınız minberinden…” Adamın dediğini yapmışlar, Ulucami imamını Cuma hutbesinin ortasında almışlar, yaka-paça götürmüşler…Ve . Bir ALLAH’ın kulu çıkıp da, “ne oluyor, siz ne yapıyorsunuz?.. Hiç olmazsa vaazı bitene kadar bekleseydiniz”, gibi tek bir kelam etmemiş, imamın peşinden giden, arayan-soran olmamış… Geçmiş bir hafta, “Nerde imam” diye gelen-giden yok!. Halk halinden memnun, başlamış bir dedikodu, o geçen hafta tutuklanan hoca alim için:
- “Biz de onu adam bilmiş, hoca bellemiştik…”
- “Kim bilir ne suç etti de tevkif edildi!..”
- “Vah vaah!.. Acırım arkasında kıldığım namazlara…”
- “Sorma, sorma…”
Padişah, kadı ve adam izliyorlarmış olup-bitenleri. Sonunda Padişah çeşmeyi yaptırana sormuş:
- “Eee, ne olacak şimdi?.. Adam:
- “Bırakma zamanıdır. Bir de özür dileyip helallik almak lazımdır hocadan.” “Haklısın” demiş padişah, denilenin yapılması için emir buyurmuş ve adama dönmüş. Adam başı önünde konuşmuş:
- “Ey büyük Sultanım, siz irade buyurunuz lütfen, böyle Müslümanlara su helal edilir mi?..”
Sultan acı acı tebessüm etmiş:
- “Hava bile haram, hava bile!..” demiş..”’

Selam ve dua ile…
 

Lacivert24

Extra/Dini Konular
Admin
Katılım
20 Ocak 2013
Mesajlar
7,758
Beğeni
22,056
Puanları
113
Konum
Erzincan
Sevgili dostlar hepimizi derinden üzen rahatsız eden bu olay karşısında elbette Müslümanlar olarak tepkimizi göstermemiz lazımdır sesimizi yükseltmemiz lazım ama sesimizi yükseltirken kargaşaya neden olmamalıdır bu tarz art niyetteki insanları maşa olarak kullanıp ülkemizde ayaklanmalara kardeş kavgalarına sürükleme pilanlarının varlığını gözardı etmemeliyiz dolayısıyla mümkün mertebe şu içinden geçmekte olduğunuz Zor günlerde itidali elden bırakmamak lazım ülkemiz düşmanlarımız tarafından çepeçevre kuşatılmış yığınaklar yapılmış içimizdeki şer odaklarının bir kıvılcım yakması bekleniyor sağduyulu hareket etmek lazım vay efendim bunlar nasıl benim dinime söver kutsallarıma dil uzatır yeter artık diyip bizleri sokağa çekme planı olabilir toplumu galeyana getirip gezi olayları gibi ortalığı yakıp yıkmak isteyen müslüman görünümlü gayrimüslim ler olabilir pusuya yatmış o kadar kafir sürüsü var ki o kadar hain sürüsü var ki duygularımızla değil mantığımızla hareket etmenin daha akılcı olacağı inanıyorumki siz sevgili dostlarımızın malumudur...
Rabb'im devletimizi milletimizi ebediyen payidar kılsın korusun kollasın inşallah...

KRİPTO SEBATAY YAHUDİLER,
SAMUEL ADINI SAMİ YAPARAK GİZLENİRLER...
SAMUEL'İN KIZI SUZIN AKSU :
Babası FETÖ okullarının kurucu başkanı (YAMAN DEDE) LAKAPLI
SABETAYİST YAHUDİ SAMİ YILDIRIM

Kızı Sezen Aksu; ''Meskenim dağlardır benim" diye şarkı söyleyerek
Gençlerin dağa çıkmasını teşvik etti. Ama ne var ki kendisi dağa çıkmadı.
FETÖ terör örgütü ile PKK terörü aynıydı.

Biri dağda,
Diğeri şehirde ve sahnelerde ki teröristler..❗
Bu Memlekette insan öldürenleri
övmek için şarkı söyleyenlere 💥''SANATÇI''dediler...

Osmanlıyı içinden sinsice yıkan topluluk SABETAYCILAR

Fetullah Gülen'in meşhur olduğu İzmir Kestanepazırı'ndaki yerlerin hemen
karşısında HAVRASOKAĞI bulunmaktaydı.

İzmirliler bilir ki Kemeraltı'ndaki esnafın büyük bölümü bu işe gönüllü destek olmuşlardı.Fakat Kestanepazarı'nın etrafında asıl Sabetaistlerden KAPANİLER'in varlıkları vardır.
Meşhur Yamanlar Kolejinin kurucusu ve müdürü olan zat, (YAMAN DEDE) lakaplı Sami Yıldırım
da yine Sabetaistlerden "minik serçe" lakaplı şarkıcımız Sezen Aksu'nun babasıydı...❗

Sezen Aksu’nun babası kim?

ÖLENİN arkasından konuşmak hoş karşılanmaz...

Ama o kişi Türkiye Cumhuriyeti'nin karşılaştığı en büyük ihanet hareketi olan FETÖ'nün sembol ismi, örgüt liderinin 'aziz dostu' ve Sezen Aksu'nun babasıysa iki kelam etmeden geçmek olmaz...
Türkiye'de hiçbir şeyin tesadüfi olmadığını, FETÖ'nün algı operasyonlarını 'sanki kendisinden değilmiş' gibi gösterdiği isimler üzerinden nasıl yürüttüğünü anlatan en güzel örneklerden biridir Sami Yıldırım'ın hikayesi.
Tarih 15 Kasım 1982... FETÖ'nün sonradan dünyanın hemen her noktasına yayılan okullarının ilki İzmir'de açılıyor! Düşünün, 12 Eylül darbesinin üzerinden henüz 2 yıl geçmiş, sözde Atatürkçü darbeciler hakkında yakalama kararı çıkardıkları FETÖ elebaşına okul açtırıyor!
Okulun kurucu müdürlüğüne FETÖ'cü hainlerin sonradan 'Yaman Dede' lakabını taktıkları Sami Yıldırım getiriliyor. Bu kesinlikle bilinçli bir tercih.
Çünkü İzmir eski Milli Eğitim Müdürü olan Yıldırım, kentte sevilen bir isim.
Üstelik sanatçı kızı da Türkiye çapında tanınan bir şöhret.
FETÖ elebaşı böylece hem bedava reklam yapıyor, hem de okullarına o yılların moda tabiriyle 'irticacı' damgası vurulmasını engelliyor. FETÖ'de oyun bitmez... Şimdi sıkı durun... Okulun açıldığı ilk yıl sadece 28 öğrencisi var. Ve okula kayıt yaptıran ilk öğrencinin adı Mustafa Kemal!
FETÖ'ye asıl sıçramayı yaptıran, küçük bir cemaatten büyük bir suç örgütüne evrilmesini sağlayan bu okul olur... Kısa sürede önce Türkiye geneline, 1986'da özel sektöre yurtdışında okul açma izni verilmesiyle dünyaya açılırlar.
Niyeyse yurtiçi ve yurtdışında düzenlenen tüm okullar arası yarışmalarda birincilikleri hep FETÖ'nün okullarına giden öğrenciler kazanır... Yıllarca üniversite sınavlarında birinci olanlar da buralardan çıkar!
Örgütün soruları çalarak kendi okullarında yetiştirdiği militanlarına verdiği ve bu yolu kullanarak devleti zehirli bir sarmaşık gibi sardığı yıllar sonra anlaşılır. Bütün bunlar olurken Sami Yıldırım hep örgütün maaşlı adamı olarak kalır...
17 Aralık 2007 tarihinde örgütün Aksiyon Dergisine verdiği röportaj ibretliktir.
"Veliler biliyor ki çocuk burada ahlak sahibi, dürüst ve namuslu olacak. Bayrağını, vatanını sevecek.
Atatürk'e saygılı olacak! Bana bazen "Hocam orada nasıl çalışıyorsun" dediklerinde çok kızıyorum. Onlar bu okulları görmeden konuşuyor.
Hadi iddia ettikleri şeyleri benden 2 sene, 3 sene sakladılar. Bu şey her ne ise 25 sene de saklanmaz ki kardeşim!" Yıldırım'ın 25 yılda göremediği FETÖ gerçeğini Türkiye 15 Temmuz 2016 akşamı görür. FETÖ'nün okullarında yetişen sözde vatanına ve bayrağına bağlı hainler milletin üzerine bomba yağdırır.
Darbeden sonra polisin baskın yaptığı ilk yerlerden biri Sezen Aksu'nun babasının müdürlük yaptığı Yamanlar Koleji olur.
Binanın 5.katında FETÖ elebaşına tahsis edilmiş bir makam odası vardır.
Ona ait tespihler, hırkası, özel eşyaları camekanlar içinde sergilenmektedir.
Okulda eğitim gördükten sonra askeriyeye giren öğrenciler burada FETÖ'ye bağlılık yeminleri etmekte, kılıçları okulda sergilenmektedir!
Okulun 2014 yerel seçimleri öncesinde binlerce kişinin katıldığı örgüt toplantılarına ev sahipliği yapmasından, depolarından çıkan oy pusulalarından ve sandıklardan hiç bahsetmeyelim.
FETÖ elebaşının 'Aziz dost' diye hitap ettiği Sami Yıldırım, yanı başında olup biten bunca şeyi nasıl görmedi acaba? Yaşlılıktan olabilir mi?

Gazeteci -Yazar Zafer Şahin

NOT: Sabetaycılar, sadece kendileri gibi Sabetay_Sevi'ye inanan ve iman edenlerle, KRİPTO
veya açık Kimliğe sahip Musevilerle evleniyor. Bugün Siyaset, Medya, Spor, Sanat, İş dünyası,
Bürokrasi de gördüğünüz birçok ismin aile bağları ve kökenleri "BÜLBÜLDERESİ MEZARLIĞI”na çıkyor.
 

Ekli dosyalar

  • IMG_20220124_162658.jpg
    IMG_20220124_162658.jpg
    310.6 KB · Görüntüleme: 11
Üst