Cevap: KRAL MGIRO'nun Yeri
Evrende insanoglu için vazgeçilmez unsurlar bulunmaktadır. Bunlar
hayatın esasını olusturmaktadır. Bu sebeple düsünce tarihinde evreni
olusturan dört unsur (toprak, su, hava ve ates)’dan sık sık bahsedilir. ste su
bu temel dört ögeden biri oldugu için insanlık tarihinin her döneminde
vazgeçilmez bir unsur olarak görülmüstür. Tarım ve hayvancılıkla ugrasan
toplumlar için su daha da önem arz etmektedir. Hatta Türkler arasında dört
unsur1 kutsal kabul edilmistir.
Batı Göktürkler, dört unsur olan ates, su ve havayı takdis edip topraga
büyük önem vermislerdir. Bu bazen Toprak, su, ates, agaç seklinde dörtlü,
bazen de toprak, su, agaç, ates ve demir veya toprak, su, ates, agaç ve rüzgâr
seklinde besli unsur olarak telakki edilmistir2 (Ocak, 1983: 183). Hacı
Bektas-ı Veli, Makalat’ında, Allah’ın insanları dört unsurdan yarattıgını ve
bunların özelliklerini tasıdıgını belirtmektedir. Bunlardan Abidler denilen
seriat ehli yelden; Zahidler olarak nitelendirilen tarikat ehli atesten
yaratılmıstır. Marifet ehli olan arifler sudan yaratılmıstır. Suyun aslı ise
Allah’ın kudretinden oldugu için, aslı su olan Arif içinde murdar bir sey
barındırmaz. Muhabbet ehli olan muhipler ise topraktan yaratılmıstır. (Hacı
Bektas-ı Veli, 2007: 44-52). Türkler arasında evrendeki dört elementten biri
olarak ifade edilen suyun bereket saglamaktaki rolü iyi bilindigi için hayatın
kaynakları arasında yer almıstır. Her ne kadar sık söylenmese de, su,
yeryüzü gibi ana olarak tasavvur edilir. Türklerin ve Mogolların dikkatini
çeken asıl husus, suyun özellikle saflık timsali olusudur (Roux, 1994: 114)
Yer-su inanısları baglamında toprak ve su yan yana zikredilmektedir.
Bu anlamda toprak, canlıları içerisinde barındıran ve besleyen, yasam
mekânı saglayan, koruyucu olan; su ise yasam iksiridir. Topragın içindeki
su; pınar, nehir ve göller halinde ortaya çıkarken, yagmur olarak da gökten
inip topraga katılarak bitkilerin çogalmasını saglamaktadır. Bu sebeple
canlıların büyüyüp gelistigi toprak ile yer altı suyu ve yagmuru getiren gök,
Eski Ön Asya toplumlarının da ana dinsel ögelerini olusturmustur. Bunlar
zamanla topragı simgeleyen Ana Tanrıça (Toprak Ana) ve suyu simgeleyen
Su Tanrısı veya Hava Tanrısı’ndan olusan bas tanrı çifti haline gelmistir
(Ökse, Kıs/2006, S. 36: 47). Söz konusu asli unsurlardan olan su, tarihte
çesitli toplumlarda kült3 unsuru olarak kendisini göstermistir. Bu itibarla su,
Türkler arasında da geçmisten günümüze yer-su inanısları çerçevesinde
mütalaa edilmis ve buna baglı olarak çesitli kültlere konu olmustur. Eliade,