Roma Inparatorluğu | Define işaretleri ve anlamları
  • Hoş Geldin Ya Şehr-î Ramazan

Roma Inparatorluğu

YAĞMUR ADAM

Kullanıcı
Katılım
4 Ocak 2015
Mesajlar
438
Beğeni
938
Puanları
93
Yaş
55
Roma İmparatorluğu, İtalya’nın Latium bölgesinde kurulan Roma, tarihte pek çok ülkeyi dil, mimari, edebiyat ve siyaset alanında etkilemiştir. Başkenti Roma olmak üzere ilkçağda kurulmuş bir devlettir. Roma’nın kuruluşuna ilişkin birçok söylence vardır. Resmi Roma söylencesine göre Aeneas Troya’dan kaçıp kurtulduktan sonra, Latium’a gelip yerleşti. Ascanius’un suyu uzun yıllar bu kentte yaşadıktan sonra Amulius, büyük kardeşi Numitor’u tahttan indirdi ve kendini kral ilan etti, kız kardeşinin kızı Rhea Silvia’yı da Vesta Tapınağı’na rahibe yaptı. Rhea Silvia’nın Savaş Tanrısı Mars’tan adlarında ikiz oğulları olunca Amulius ikiz çocukları bir sepete koyarak Tiber Irmağı’na bıraktı. Kıyıya sürüklenen sepetin içindeki çocukları önce bir dişi kurt emzirdi, daha sonra da bir çoban büyüttü. İki kardeş delikanlı yaşına gelince Albalonga Kenti’ne giderek kralı öldürdüler. Ardından sepet içinde Tiber Irmağı’nın kıyısına süründükleri yerde yeni bir kent kurmaya karar verdiler. Ancak daha kenti kurmaya karar verdikleri anda, kuracakları kente kimin adı verileceği ve kimin kral olacağına ilişkin aralarında kavga çıktı ve sonunda Romulus, Romus’u öldürdü ve kenti tek başına Palatinus Tepesi’nin üzerine kurdu. Bu söylenceye dayanarak Romalılar, M.Ö. 21 Nisan 753 tarihini Roma’nın kuruluş günü kabul ettiler.

Senatus Populusque Quiritum Romanorum: Roma Halkı ve Senatosu
Senatus Populusque Quiritum Romanorum (SPQR) Roma Halkı ve Senatosu anlamına gelir. SPQR, Eski Roma’da krallık döneminden başlayıp cumhuriyet dönemini de içine alan imparatorluğa kadar uzanan mutlak yasama organıdır. Tam olarak M.Ö 753 – M.S 1453 arasında varlığını korumuştur. Yukarıda bahsettiğim gibi Krallık, Cumhuriyet ve İmparatorluk dönemlerinde de varlığını sürdürmüştür.
 

YAĞMUR ADAM

Kullanıcı
Katılım
4 Ocak 2015
Mesajlar
438
Beğeni
938
Puanları
93
Yaş
55
Krallık Dönemi : İlk kral Romulus’tan sonra kenti uzun yıllar krallar yönetti. Romulus Sabin boyunu davet ettiği bir eğlence sırasında adamlarına eş sağlamak amacıyla Sabin kızlarının kaçırılmasına göz yumdu, ancak Sabin Kralı Titus Tatius, Romalı kadın Tarpeia’nın yardımıyla Capitol’u ele geçirdiyse de kaçırılan sabin kadınlarının araya girmeleriyle savaş son buldu ve Romalılarla Sabinler Romulus ile T.Tatius’un ortak yönetimleri altında tek devlet halinde birleştiler. Etrüsk kentleri ve Fidenae ve Veli ile de savaşan Romulus, T.Tatius’un ölümünden sonra bir süre daha tek başına devleti yönettikten sonra bir fırtınada kayboldu. Romalılar kurucularını Quirinus adıyla Tanrılar katına yükselttiler. Romulus, Roma’yı kurduktan sonra halkçı Patrici ve Plep adıyla iki sınıfa ayırdı. Senato’yu kurdu, orduyu örgütledi. Bir yıl kralsız geçen bir dönemden sonra, Numa Pompilius adlı bir Sabinli kral seçildi.
Bu kral Roma dinini düzenledi. Capitol’un eteklerine savaş sırasında kapıları açık tutulan Ianus Tapınağı’m yaptırdı. Roma’nın üçüncü kralı olan Tullus Hostilius, Latinlerden seçildi. Bu kral Etrüsk kentleri olan Fidenae ve Veii ile savaştı. Soyunun geldiği kent olan Albalonga ile de savaşarak kenti yıkıma uğrattı ve halkını Roma’ya yerleştirdi. Dördüncü kral da Sabinler arasından seçildi. Beşinci kral olan Tarquinius Priscus, Etrüskler arasından seçilen ilk kral oldu. Capitol üzerine bir Jüpiter Tapınağı’nın yapımını başlattı, kentin etrafını bir surla çevirdi. Circus Maximus’u yaptırdı. Altıncı kral Servius Tullius da Etrüsk kökenlidir. Kentin yedi tepesini çevreleyen ve kendi adını taşıyan Servius Suru’nu yaptırdı. Veii Kenti ile savaştı. Latin birliğini oluşturdu. Yedinci ve son kral olan Tarquinius Superbus, Etrüskler arasından seçilen üçüncü kraldır. Damadı olduğu bir önceki kral Servius Tullius’u öldürerek krallığı ele geçirdi. Latin Birliği’ni bozdu, Gabii Kenti’ni ele geçirdi. Ardea Kenti’ni kuşattığı bir sırada halk ayaklandı ve kral kenti terk etmek zorunda kaldı. Bu, olayın ardından Roma’da krallık kaldırıldı yerine cumhuriyet sistemi kuruldu. Bu olay M.Ö 508/507 tarihinde gerçekleşti.
 

YAĞMUR ADAM

Kullanıcı
Katılım
4 Ocak 2015
Mesajlar
438
Beğeni
938
Puanları
93
Yaş
55
Cumhuriyet Dönemi : Cumhuriyet dönemi M.Ö 509 ile M.Ö 27 arasını kapsamaktadır. Etrüsklerin Latinleri egemenlikleri altına almasıyla kurulan krallıktan olumsuz etkilenen Latin aristokratları M.Ö 509’da Etrüsk hükümdarlığına son vererek Cumhuriyet düzenini kurmuşlardır. Her yıl vatandaşlar tarafından seçilen iki konsül’ün başkanlık etmesiyle başlamıştır cumhuriyet yılları. Aristokratların üstün konumda olduğu bir cumhuriyet söz konusudur. Halkın %10’u tam vatandaşlık haklarına sahip aristokratlardan, geri kalan % 90 ise kısıtlı vatandaşlık haklarına sahip pleb’lerden oluşmaktaydı. Plebler de kendi aralarında zenginler ve alt tabaka olmak üzere ikiye ayrıldı. Fakir olan pleb’ler kısıtlı haklarını dahi kullanamadılar. Bu, aristokratik, soylu sınıfın zengin insanlarının fakir halk üzerinden geçinmesine neden oldu. Fakat pleb’ler zaman içinde basamak basamak ilerleyerek yönetimde gittikçe artan haklara sahip olmaya başladılar. Patriciler bir süre sonra pleb’ler ile senatoda eşit bir yasama gücüne sahip olmayı kabul ettiler. Örneğin; konsüllere seçilen senatörlerden biri pleb’ler arasından çıkmaya başladı.
Cumhuriyet döneminde oluşan sınıflara ek olarak pleb’lerin zenginleşmesi sonucu patricilerden bazı siyasal haklar alarak memur olmaya başlayan, particilerle evlenebilen ve bunların karışımından oluşan bir atlı birlik de orduda yerini alacaktır. Romalılar ele geçirdikleri yerdeki yerli halkı kolonileştirerek Romalılaştırmıştır. Romalılaşan bu yerli halkı askere alıp, paralı olarak çalıştırarak kar etmiştir.
Roma Cumhuriyeti’nin anayasası daha çok geleneğe dayanan kuşaklarca aktarılan sözlü ilkeler dizisiydi. Roma anayasası resmi değildi. Büyük kısmı sözlüydü ve sürekli gelişirdi. Senato ise yetkisini değer ve saygınlığından alırdı. Bu değer ve saygınlık patrici denilen soylularda bulunur, gelenek ve görenekten gelirdi. Her yıl bu senatörler arasından iki konsül seçilirdi. Bu konsüller barış döneminde yasa hazırlar, savaş döneminde orduya komuta ederlerdi. Ayrıca konsüllerin yıllık seçilmesi görevin aşırı uçlara kaçıp yolsuzluk gibi şeylerin kolay kolay meydana gelmemesini sağlamıştır. Asker hegemonyasının olmaması da Cumhuriyet Roması için refahı artıran önemli bir faktördür.
Roma askeri yapısı Roma ordusu ve Roma donanması olmak üzere ikiye ayrılmıştı. Roma ordusu diğer ordulardan farklı olarak phalanx denilen genellikle mızrak ve benzeri silahlar kullanan askerlerin birbirinden ayrılmadan art arda sekiz sıradan oluşan saflar halinde savaşmasını esas kabul eden bir savaş düzeniydi. Ellerinde kalkanları ve mızraklarıyla karşılarındaki gevşek örgütlenmiş askerleri kolayca yıldırabiliyorlardı. Phalanxın bir özelliği de; yalnızca geniş, açık alanlarda dövüşürken etkili olmasıydı. Bu yüzden İtalya’nın engebeli arazisinde savaşırken Romalılar dezavantajda kalıyordu. Sonuç olarak phalanx sisteminden vazgeçildi. Askerler Roma vatandaşı olmalıydı ve kendi zırhlarını bile kendileri temin etmeleri şarttı. Ayrıca şehre asker girmesi yasak olduğu için, ülke her zaman diken üzerindeydi. Roma ordusunda ilerlemek, genişlemek esastı. İlk iki yüzyıl sırasında, Cumhuriyet toprakları İç İtalya’dan bütün Akdeniz dünyasına genişledi. Cumhuriyet’in sınırları bu kadar geniş topraklara ulaşmışken Roma Cumhuriyeti sona erdi ve yerini imparatorluğa bıraktı.
Din olarak Cumhuriyet Romasında paganizm mevcut idi. Romalıların tapındığı tanrıların çoğu Ön-Hint-Avrupalı tanrılardan geliyordu, diğerleriyse Yunan Tanrılarına dayanıyordu. En ünlü iki tanrı Jüpiter ve Mars idi. Ayrıca toplumda katı ahlak anlayışı mevcuttu. Toplum daha çok muhafazakâr kesimden oluşmaktaydı.
Cumhuriyet Romasında yaşam Roma kenti çevresinde geçerdi. Kent gymnasium, tiyatro, hamam gibi mimari yaşamı kolaylaştıran mimari yapılara sahipti. Eğitime önem verilirdi. Hitabet çalışılması ve öğrenilmesi gereken bir sanattı ve iyi hatiplere saygı gösterilirdi. Anadil Latinceydi. Edebiyat Klasik Latin edebiyatından oluşurdu. Aydın tabaka ise eserlerinde Grekçe kullanırdı (İslamiyet’in ilk dönemlerinde Türklerin Farsça kullanması gibi). Müziğe önem verilirdi. Müzik günlük yaşantının bir parçasıydı.
Sonuç olarak Cumhuriyet Roma’sı yaklaşık 500 yıl sürmüş ve yerini İmparatorluk Roma’sı almıştır.
 

esrarengiz2828

Kullanıcı
Katılım
12 Mart 2016
Mesajlar
3,241
Beğeni
6,237
Puanları
113
Konum
nicopolis
ben ilk okulda tarihi okumak için neler çekerdim yazılılardan kalırdım şimdi ise hatim etmek istiyorum tarih bizim herşeyimizmiş şimdi daha iyi anlamak ve öğrenmek akıl ile şimdiki akıl ile geçen senelere gitmek gerek:rolleyes:
 
Üst