Dostluk Böyle Bir Şey Olsa Gerek | Define işaretleri ve anlamları

Dostluk Böyle Bir Şey Olsa Gerek

MAVRAN

Vip Üye
Katılım
31 Aralık 2014
Mesajlar
3,093
Beğeni
8,737
Puanları
113
Yaş
57
Konum
Trabzon_Kocaeli
Bundan 32-33 sene önce yaşanmış bir anımı sizlerle paylaşmak istedim. Gerçek dostluğun nasıl olduğunu ve şimdiki dostlarımızı ve de kendi dostlarımıza bakışımızı gözden geçirme acısından.
Beni bu hastalığa bulaştıran iki yaşlı ustam vardı (ikisi de rah. oldu ALLAH Rahmet eylesin) Çok malzemelerini taşıdım, çok gözcülük yaptım hemen, hemen öğrendiklerimin çoğunu onlardan öğrendim desem yanlış olmaz kardeşlerim. Nereye gitseler beni mutlaka yanlarına alırlar ve her fırsatta ilk benim fikrimi sorarlar ve ertesi gün bana düşüncemdeki yanlışları ve doğruları anlatırlardı. Havanın biraz yağmurlu olduğu bir günün gecesi yine gidecektik, bekledim gelen olmadı ve uyudum ertesi gün akşamüzeri veya daha sonraki günde olabilir ustalarımı gördüm bana farklı bakıyorlardı sordum neden beni almadınız diye açıklama yapmadılar bende bek üzerinde durmadım o günden sonrada bek defineye gitmedik desem doğru olur. Aradan yaklaşık 7-8 sene geçti bu arada ben askere gittim ve döndüm ustalarımdan biri rah. Oldu, Bir gün nehir boyunda yürürken(araba yolu nehir boyunda ilerliyor) diğer ustayı gördüm ve yanına gittim bek fazla dostu yoktu hemen, hemen yalnız gezerdi, beni görünce sevindi konuşmaya başladık hatıralarımızı anlattık ben bitmek tükenmek bilmeyen askerlik anılarımı. Bir ara rahmetliden açıldı, ben ustam bir define bulamadan şu dünyadan göçtü dedim ustam uzun, uzun akan dereye baktı ve sen öyle san dedi. Nasıl ustam dedim ve anlatmaya başladı.
Seni almadığımız o gece vardı hatırladın mı, evet ustam, İşte o gece biz ustayla gittik bir vadi içinde çalıştık vadiden az su geliyordu. Önce suyu kanala aldık ve sonra vadiye sıfır bir kayada çalışmaya başladık kayanın altından bir giriş bulduk ve zorlada olsa usta içeri girmeyi başardı hafiften yağmur başlamıştı. Usta bir müddet çalışıyor ve hava almak için kuyu ağzına çıkıyordu ve nihayet buldum dedi. Emaneti koyacak bir şey bulamamış olacak içeriden giydiği atletini çıkarıp bulduklarını atletin içine koyarak bana uzattı ve malzemeleri alıp çıkacaktı ki yukarıdaki kaya aşağı doğru kayıverdiğini gördüm ve hemen bir kayayı kayan kayanın önüne koydum, ancak delik bir insanın geçeceği büyüklükte değildi, usta aşağıda kaldı. yağmur hızlanıyordu bütün güçlükle kazıyor onu çıkarmak için mücadele ediyordum. Bir ara su kanalı patladı su kuyuya düşmeye başladı tekrar suyu kanala aldım ve yine kuyunun ağzını açmaya çalıştım, yine su patladı yine kanala suyu aldım bu böyle sabahın yakınına dek sürdü ve nihayet ustayı aşağıdan aldım. İkimizde kuyunun yanına uzandık ve ağlamaya başladım. Ben bulduklarımı ustaya verdim al bunlar senin hakkın sen aşağıda çok korku çektin. Olmaz bunlar senin hakkın beni kurtarmak için çok mücadele verdin diyordu ikimizde almamaya kararlıydık ve aklımıza bir fikir geldi. Yeni yapımına başlanan bir caminin kapısına asmaya karar verdik ve öylede yaptık cami yapımıyla ilgilenen bir kişi onları bulmasını sağladık atletle giriş kapısının içine astık. İşte evlat dedi biz bulduk ancak o günden sonra bek bu iş için bir yerlere gitmedik dedi.
Ustalarımın bu sırlarını uzun yıllar sakladım bundan birkaç yıl evvel yaşadığım yerde bir çay ocağında insanlar konuşuyorlardı bende tanıdık bir arkadaşla oraya bir bardak çay içmek için uğradım. Yaşlı adam cami yapmak zordur ancak ALLAH Yardım ediyor diyordu ve beşinden aynen ustalarımın yaptığını anlattı yalnız söylemediği dek şey atletti ben dayanamadım ve sordu. Buldukların atletin içinde miydi diye adam hemen kolumdan yapıştı ve sen nereden biliyorsun dedi ben büyük bir hızla oradan uzaklaştım. Arkadaşıma bu adam her şeyi biliyor ya o onları oraya bıraktı yada bırakanı biliyor dedi ve onu bulacağım diyordu arkadaşım beni tanımadığını söyleyerek oradan uzaklaştı. İşte olay bu arkadaşlarım. Dostluk böyle bir şey olsa gerek. Acaba kaçımız böyle dost olabiliriz veya kaçımızın böyle dostları var. Okuduğunuz için teşekkür ederim Ustalarıma Fatiha lütfen Saygılar.
 

sempatik_06

Kullanıcı
Katılım
8 Ekim 2014
Mesajlar
868
Beğeni
2,375
Puanları
93
Konum
ÖNCE TÜRKİYE - SONRA ANKARA
Bundan 32-33 sene önce yaşanmış bir anımı sizlerle paylaşmak istedim. Gerçek dostluğun nasıl olduğunu ve şimdiki dostlarımızı ve de kendi dostlarımıza bakışımızı gözden geçirme acısından.
Beni bu hastalığa bulaştıran iki yaşlı ustam vardı (ikisi de rah. oldu ALLAH Rahmet eylesin) Çok malzemelerini taşıdım, çok gözcülük yaptım hemen, hemen öğrendiklerimin çoğunu onlardan öğrendim desem yanlış olmaz kardeşlerim. Nereye gitseler beni mutlaka yanlarına alırlar ve her fırsatta ilk benim fikrimi sorarlar ve ertesi gün bana düşüncemdeki yanlışları ve doğruları anlatırlardı. Havanın biraz yağmurlu olduğu bir günün gecesi yine gidecektik, bekledim gelen olmadı ve uyudum ertesi gün akşamüzeri veya daha sonraki günde olabilir ustalarımı gördüm bana farklı bakıyorlardı sordum neden beni almadınız diye açıklama yapmadılar bende bek üzerinde durmadım o günden sonrada bek defineye gitmedik desem doğru olur. Aradan yaklaşık 7-8 sene geçti bu arada ben askere gittim ve döndüm ustalarımdan biri rah. Oldu, Bir gün nehir boyunda yürürken(araba yolu nehir boyunda ilerliyor) diğer ustayı gördüm ve yanına gittim bek fazla dostu yoktu hemen, hemen yalnız gezerdi, beni görünce sevindi konuşmaya başladık hatıralarımızı anlattık ben bitmek tükenmek bilmeyen askerlik anılarımı. Bir ara rahmetliden açıldı, ben ustam bir define bulamadan şu dünyadan göçtü dedim ustam uzun, uzun akan dereye baktı ve sen öyle san dedi. Nasıl ustam dedim ve anlatmaya başladı.
Seni almadığımız o gece vardı hatırladın mı, evet ustam, İşte o gece biz ustayla gittik bir vadi içinde çalıştık vadiden az su geliyordu. Önce suyu kanala aldık ve sonra vadiye sıfır bir kayada çalışmaya başladık kayanın altından bir giriş bulduk ve zorlada olsa usta içeri girmeyi başardı hafiften yağmur başlamıştı. Usta bir müddet çalışıyor ve hava almak için kuyu ağzına çıkıyordu ve nihayet buldum dedi. Emaneti koyacak bir şey bulamamış olacak içeriden giydiği atletini çıkarıp bulduklarını atletin içine koyarak bana uzattı ve malzemeleri alıp çıkacaktı ki yukarıdaki kaya aşağı doğru kayıverdiğini gördüm ve hemen bir kayayı kayan kayanın önüne koydum, ancak delik bir insanın geçeceği büyüklükte değildi, usta aşağıda kaldı. yağmur hızlanıyordu bütün güçlükle kazıyor onu çıkarmak için mücadele ediyordum. Bir ara su kanalı patladı su kuyuya düşmeye başladı tekrar suyu kanala aldım ve yine kuyunun ağzını açmaya çalıştım, yine su patladı yine kanala suyu aldım bu böyle sabahın yakınına dek sürdü ve nihayet ustayı aşağıdan aldım. İkimizde kuyunun yanına uzandık ve ağlamaya başladım. Ben bulduklarımı ustaya verdim al bunlar senin hakkın sen aşağıda çok korku çektin. Olmaz bunlar senin hakkın beni kurtarmak için çok mücadele verdin diyordu ikimizde almamaya kararlıydık ve aklımıza bir fikir geldi. Yeni yapımına başlanan bir caminin kapısına asmaya karar verdik ve öylede yaptık cami yapımıyla ilgilenen bir kişi onları bulmasını sağladık atletle giriş kapısının içine astık. İşte evlat dedi biz bulduk ancak o günden sonra bek bu iş için bir yerlere gitmedik dedi.
Ustalarımın bu sırlarını uzun yıllar sakladım bundan birkaç yıl evvel yaşadığım yerde bir çay ocağında insanlar konuşuyorlardı bende tanıdık bir arkadaşla oraya bir bardak çay içmek için uğradım. Yaşlı adam cami yapmak zordur ancak ALLAH Yardım ediyor diyordu ve beşinden aynen ustalarımın yaptığını anlattı yalnız söylemediği dek şey atletti ben dayanamadım ve sordu. Buldukların atletin içinde miydi diye adam hemen kolumdan yapıştı ve sen nereden biliyorsun dedi ben büyük bir hızla oradan uzaklaştım. Arkadaşıma bu adam her şeyi biliyor ya o onları oraya bıraktı yada bırakanı biliyor dedi ve onu bulacağım diyordu arkadaşım beni tanımadığını söyleyerek oradan uzaklaştı. İşte olay bu arkadaşlarım. Dostluk böyle bir şey olsa gerek. Acaba kaçımız böyle dost olabiliriz veya kaçımızın böyle dostları var. Okuduğunuz için teşekkür ederim Ustalarıma Fatiha lütfen Saygılar.
ustam okurken hayallere daldım, ve devam ettim okumaya gözlerim yaşarmadı desem yalan olur. sanki kendim yaşamış gibi gurur duydum...
Allah C.c. razı olsun. Örnek olacak bir mazi sizi de bu konuyu bizlerle paylaştığınız için kutlarım. ve teşekkür ederim...
 

ikizceli

çalışmalarınızı yasal yapınız.
Kullanıcı
Katılım
11 Eylül 2013
Mesajlar
7,145
Beğeni
25,609
Puanları
113
Yaş
68
Konum
ORDU- SAMSUN-ANKARA
üzülerek söylemek isterimki,bir çoğu kayan kayayı ,patlayan suyu bahane eder,malı alır giderdi.
ve sonuç, her iki rahmetlininde ,yaşça olduğu gibi manen de kemale ermiş değerli insanlar olduğunu gösteriyor. konuyu okuyanlarımızdan kaçımız onların yaptığını ,bende yapardım diyebilir.mekanları cennet olsun.
emeğine sağlık mavran ustam.
 

HARBİCİ

SERKAN
Kullanıcı
Katılım
9 Kasım 2012
Mesajlar
3,692
Beğeni
3,966
Puanları
113
değerli ustalarınıza Allahtan rahmet ve merhamet diliyorum. sınav olunmuş ve ikiside başarıyla geçmişler.
ne mutlu size ki böyle değerli insanlardan bu işin inceliklerini öğrenebilmişsiniz.
 

wolf_52

Kullanıcı
Katılım
19 Ocak 2015
Mesajlar
3,795
Beğeni
9,722
Puanları
113
Yaş
53
alllah gani gani raqhmet etsin her 2 ustaya da... konu sahibi kardeşimdende alah razı olsun..
 

Kervan07

Admin
Katılım
18 Nisan 2013
Mesajlar
713
Beğeni
1,072
Puanları
113
Konum
türkiye
söylecek bir kelime bulamıyorum çünkü günümüzde bu çok kıymetli dostlukları anlatacak sözler kalmadı...allah mekanlarını cennet eylesin.
 

MAVRAN

Vip Üye
Katılım
31 Aralık 2014
Mesajlar
3,093
Beğeni
8,737
Puanları
113
Yaş
57
Konum
Trabzon_Kocaeli
Mevlam makamlarını cennet eylesin inşAllah...
hakikatli insanlarmış...
Amin,sevgili dost.
ustam okurken hayallere daldım, ve devam ettim okumaya gözlerim yaşarmadı desem yalan olur. sanki kendim yaşamış gibi gurur duydum...

Allah C.c. razı olsun. Örnek olacak bir mazi sizi de bu konuyu bizlerle paylaştığınız için kutlarım. ve teşekkür ederim...

Sen okurken gözlerin yaşardı ya ben her define müh. Her defineye gidişde ve her zaman aklımın köşesinde ustsalarım ve vermiş oldukları ikizceli US. Yazdığı gibi büyük sınav. Okuma zahmetine katlandığınız için bende size teşekkür ederim.
üzülerek söylemek isterimki,bir çoğu kayan kayayı ,patlayan suyu bahane eder,malı alır giderdi.
ve sonuç, her iki rahmetlininde ,yaşça olduğu gibi manen de kemale ermiş değerli insanlar olduğunu gösteriyor. konuyu okuyanlarımızdan kaçımız onların yaptığını ,bende yapardım diyebilir.mekanları cennet olsun.
emeğine sağlık mavran ustam.
Yok be Ustam ben inanıyorum çoğumuz onlar gibi... Sınav dediğimiz gibi büyük Allah herkese karşılaşdığı sınavı başarmayı nasip etsin. Amin.
Allah gani gani rahmet etsin
Amin.
mavran ustam inanın hür dikkat okudum dediğiniz
gibi bu zamanda böyle dostluklar edinmek gerçekten zor
cenabu hak mekanlarını cennet eylesin.
İstersek bu zamanda da aynı dostluğu kurabiliriz. Amin
değerli ustalarınıza Allahtan rahmet ve merhamet diliyorum. sınav olunmuş ve ikiside başarıyla geçmişler.
ne mutlu size ki böyle değerli insanlardan bu işin inceliklerini öğrenebilmişsiniz.
Sağol ustam evet dizinde söylediğimiz gibi birşeyler öğrendik ama ne onu sınavda göreceğiz inşallah iyi şeyler öğrenmişiz de sınavı bizde başarıyla...Amin.
alllah gani gani raqhmet etsin her 2 ustaya da... konu sahibi kardeşimdende alah razı olsun..
Amin kardeşim Allah sendende razı olsun.
söylecek bir kelime bulamıyorum çünkü günümüzde bu çok kıymetli dostlukları anlatacak sözler kalmadı...allah mekanlarını cennet eylesin.
Var kardeşim var inan var sadece biz keşfedemiyoruz ne dostlar var...Amin. Yorumunuza sevindim uzun zamandır bir yorumda bulunmadığınïz dikkatimi çekmişdi acaba bir yanlışmı yaptım diyordum inşallah bir hatamız olmamışdır, sucu lisan ettiysek affedin ustam.

Ustaların, kışın bu ayları soğuk ve arazi ıslak olduğundan. Bek konu acılmıyor bende şöyle anılarına uzanarak birini sizlerle paylaşmak isdedim sıktıysam özür dilerim hakkınızı helal edin yarın kim var kim yok bilinmez.
 
Üst Alt