'' tepe tepe tebessüm ''

Cevap: '' tepe tepe tebessüm ''

HARBİCİ' Alıntı:

sorma usta. orayı hiç sorma. 100 e yaklaştım

Genişletmek için tıkla ...

yapma yaw.. bende doksanı buldum papazı bulmuşum gibime geliyoo...



Pamuk prenses, Herkül ve Notredame'ın kamburu aynı sirkte sahneye çıkıyorlarmış.
Bir gün otururken pamuk prenses demiş ki:
- Benim çadırımda sihirli ayna var girip sorayım hala en güzel ben miyim?
Çadıra girip çıkan pamuk prenses demiş ki:
- Aynaya sordum hala en güzel benmişim.
Bunun üzerine herkül :
- Bir de ben sorayım hala en kuvvetli ben miyim ?
Ve çadıra girer. Çadırdan çıkınca derki:
- Hala en kuvvetli benmişim.
Sıra notre dame'ın kamburuna gelmiştir:
-En çirkin hala ben miyim sorayım
diye çadıra girer.
Çadırdan on karış suratla çıkan Notredome'ın Kamburu sinirli bir şekilde derki:
- Kim lan bu Tevfik ustaa?

Cevap: '' tepe tepe tebessüm ''

Tevfik' Alıntı:

-Ögrencilerin nerede?, diye...

İkizceli:
- "Dersler bitti.Hepsini evlerine gönderdim!"
koptumkoptumkoptumkoptumkoptum
Saygılarımla.

Genişletmek için tıkla ...

ALLAH TAN lacivert hocam seni uçağa almamış.
harika insanlardan harika paylaşımlar. gönlünüze sağlık.

Cevap: '' tepe tepe tebessüm ''

Tevfik usta komadadır. Yanında ise karısı... Tevfik ustanın gözleri nemli, kısık sesiyle karısına doğru bakar ve konuşmaya başlar:
- "İlk işten kovulduğum zaman yanımda idin. İflas ettiğim gün oradaydın. Vurulduğum zaman ilk gözümü açtığımda seni gördüm. Trafik kazası geçirdiğimde hastanede hep başucumdaydın..."
Karısı takdir edilmenin mutluluğunda tabii.
- "Şimdi komadayım yine başucumdasın. Sonunda anladım ama, çok geç oldu; yahu sen ne uğursuz kadınsın!?"

Cevap: '' tepe tepe tebessüm ''

tevfik usta bir gün hastaneye gitmiş hastenenin bir köşesinde bir adam hüngür hüngür ağlıyormuş. Tevfk usta sormuş niye ağlıyorsun kardeşim diye. Adam:
- Kan tahlili yaptırmaya geldim parmağımı kestiler.
Bu sefer Tevfik usta ağlamaya başlamış. Adam sormuş Tevfik ustaya "niye ağlıyorsun" diye; Tecfik usta cevaplamış:
- Ben de idrar tahlili yaptırmaya gelmiştim yaw...

Cevap: '' tepe tepe tebessüm ''

Lacivert24' Alıntı:

Tevfik usta komadadır. Yanında ise karısı... Tevfik ustanın gözleri nemli, kısık sesiyle karısına doğru bakar ve konuşmaya başlar:
- "İlk işten kovulduğum zaman yanımda idin. İflas ettiğim gün oradaydın. Vurulduğum zaman ilk gözümü açtığımda seni gördüm. Trafik kazası geçirdiğimde hastanede hep başucumdaydın..."
Karısı takdir edilmenin mutluluğunda tabii.
- "Şimdi komadayım yine başucumdasın. Sonunda anladım ama, çok geç oldu; yahu sen ne uğursuz kadınsın!?"

Genişletmek için tıkla ...

ah Tevfik ustam yakında temel in adını bile kimse anmayacak. bütün fıkralar TEVFİK BİR GÜN.... diye başlayacak koptum koptum koptum koptum

Cevap: '' tepe tepe tebessüm ''

Sol gözü takma olan harbici otobüse binmişti. Otobüs kalabalık hava sıcaktı. Bir süre sonra sıcaktan bunalan, terleyen ve canı sıkılan harbici, takma gözünü çıkardı, havaya atıp tutmaya başladı.Durumun biraz sonra farkına varan yanında oturanlar dehşetle irkildiler :
-Ne oluyor yahu!...
Harbici gayet sakin gözü atıp tutmaya devam ederek cevap verdi :
-Hiç, burada canım sıkıldı da ön taraflarda yer var mı diye bakıyordum!...

Cevap: '' tepe tepe tebessüm ''

Lacivert24' Alıntı:

Sol gözü takma olan harbici otobüse binmişti. Otobüs kalabalık hava sıcaktı. Bir süre sonra sıcaktan bunalan, terleyen ve canı sıkılan harbici, takma gözünü çıkardı, havaya atıp tutmaya başladı.Durumun biraz sonra farkına varan yanında oturanlar dehşetle irkildiler :
-Ne oluyor yahu!...
Harbici gayet sakin gözü atıp tutmaya devam ederek cevap verdi :
-Hiç, burada canım sıkıldı da ön taraflarda yer var mı diye bakıyordum!...

Genişletmek için tıkla ...

şakül ü yanıma almayı unutunca,, sol gözüme bir ip bağlayıp arıyorum koptum lacivert usta panik yokkk. koptumkoptum

Cevap: '' tepe tepe tebessüm ''

Eeee.. defineci dediğin uyanık olacak panik definecinin takmada olsa gözünün delikte parlamasına neden olur...koptum

Cevap: '' tepe tepe tebessüm ''

Hidayet ölünce cennetin kapısında kuyruğa girer. Hemen önünde bekleyen adam pederdir. Kapıda bir melek beklemektedir. Melek pedere sorar: Hiç günahın var mı Peder? Peder; Aziz melek ben rahiptim. Tüm hayatım boyunca hep tanrıma dua ettim. Karıma ve çocuklarıma sadık kaldım. İnsanlara ve hayvanlara hep yardım ettim. Melek; Çok iyi, bunları zaten biliyorduk. Al sana cennetin gümüş anahtarı der. Ve sonra Hidayet'e döner. Senin hiç günahın var mı? Hidayet; Ben de her zaman hayvanlara ve insanlara iyilik yapardım. Tanrıya dua etmedim açıkçası, İnancım da zayıftı ve bir günahım vardı. Çok sert ve hızlı otobüs kullanırdım. Melek; Hidayet'e döner ve bunu! da biliyoruz. Çok iyi al sana cennetin altın anahtarı, der.. Peder bu Olaya çok sinirlenir: Ben Hayatımı tanrıya adadım siz de gidip bu adamı cennette benden üstün tutuyorsunuz, bu haksızlık değil mi?! Melek; gülerek: Koçum sen vaaz verirken herkes uyuyordu ama Hidayet otobüs kullanırken herkes dua ediyordu...

Cevap: '' tepe tepe tebessüm ''

HARBİCİ Yine yaptın yapacağını ilham kaynağım oldun yineee...

Hafif çiseleyen yağmur tamamen dökülmüş saçlarından yoksun deride trampet çalmaya başlamıştı adımlarını sıklaştırıp bir an önce ıslanmadan varması gerekiyordu çünkü değiştirebilecek yedek giysi yoktu dükkanında.. tam köşeyi döndü, şükür gelebildim diyecekti ki.. şükür cümlesini bir türlü telaffuz edemiyordu, dükkanın önündeki ıhlamur ağacına dayanmış, gözleri yuvalarından fırlayacakmış gibi vitrindeki altınlara bakan bu hilkat garibesi adamı görünce dükkanı açmaktan vazgeçti.. çekingen bir edayla kimsin sen diye kekeledi.. adam hırıltılı ses tonuyla, gözlerini kuyumcuya çevirip, ben tevfik usta!... dedi.. kuyumcuya kendini delip geçen bu bakışlar bir adım geri çekilmesine neden olmuştu, bütün cesaretini toplayıp ikinci soruyu yöneltti.. sayın tevfik bey! burada ne yapıyorsunuz, size yardımcı olmak isterdim efendim,, tevfik usta yardıma ihtiyacım yok, sadece düşünüyordum.. kuyumcu sizi böyle derin düşüncelere sevk eden problemin def edilmesinde katkım olursa, acizane kendimi mutlu addederim dedi.. tevfik usta biliyormusun bu şakül konusu kafamı çok kurcalıyor.!... kuyumcu efendim nasıl anlamadım kahkülmü..tevfik usta devam eder, her kafadan bir ses çıkıyo herkes malın yerini şöyle yaparsan daha iyi bulursun diyor amma.. ben malı nasıl bulacağımı çok iyi biliyorum .. hemde çook... kuyumcunun kalbi davulu tokmağı eline almış, atabarına başlamıştı bile.. kafasında trampet çalan yağmurun sesini artık tamamen duymaz olmuştu... tevfik usta devam etti sonunda buldum, kuyumcuların gözleri mala baka baka alışkındır diyorumki kuyumcu gözünden bir şakül yapsak kilometrelerce uzakta bile olsa yerin yeddi kat dibindede olsa malı kaçırmaz... nasıl ama fikrim!!..? diyerek kuyumcuya doğru gözlerini çevirdi ama kuyumcu çoktan sırra kadem basmıştı...